Burada benim kadar uzun zaman geçiren biri için çok doğal. | Open Subtitles | هذا ما يحدث عندما تكون قد أمضيت مدة طويلة هنا بقدري |
Önceki olanlar için üzgünüm. - benim kadar üzgün olamazsın, ufaklık. | Open Subtitles | ــ آسف بشأن ماحدث قبلاً ــ لست آسفاً بقدري, أيها الولد |
Ve o salondaki kimsenin benim kadar içemeyeceğini düşündüğümü söyledim. | Open Subtitles | وأنني أشك أن أحد بتلك الغرفة يستطيع أن يشرب بقدري. |
Ama herkesin en az benim kadar korku içinde olduğunu fark edince rahatladım. | Open Subtitles | لكن ما أن أدركت أن الجميع كان خائفاً بقدري تماماً, استرخيت. |
Karalama defterinde ne numaralar veya saçmalıklar var, umurumda değil Martha Stewart ama dışarıdan bir gücün, benim kaderimi kontrol ettiğine beni inandıramazsın. | Open Subtitles | و لكن من المستحيل أن تجعلني أؤمن بأنه هناك قوة خارجية تتحكم بقدري |
Bu işte benim kadar terleyen tek adam | Open Subtitles | الشخص الوحيد في هذا العمل الذي يعرق بقدري |
Baban için ne yapabilirim diye düşünüyordum, bu yüklük olayından benim kadar hoşlanmadığını hissettim de ondan. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ببعض الأشياء التي أستطيع فعلها لأجل والدك شعرت بهذا لم يحب الأمر بقدري |
Bu adadan kurtulmak için benim kadar istekli görünüyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك توّاقة بقدري لمغادرة هذه الجزيرة |
Bekle baba. Bu çocuk benim kadar hızlıydı. | Open Subtitles | مهلاً، أبي، انتظر، ذلك الفتى كان سريعاً بقدري |
Bu taşlar için kimse benim kadar fedakârlık yapmadı. | Open Subtitles | لم يضحي أحد بقدري للحصول على تلك الحجارة |
Charlie, kimse benim kadar şaşıramazdı ama devam edelim. | Open Subtitles | لم يتفاجئ أحد بقدري لكن لنضع الحادث وراء ظهرنا |
Kamp Şampiyonasını kazanmayı benim kadar istediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنا ،أفكر بأنكي تريدين الربح في بطولات المعسكر بقدري تماما |
Bu herifi yakalamayı sen de benim kadar istiyorsundur. | Open Subtitles | أنا متأكد أنّك تريد القبض على هذا الوغد بقدري. |
Sonunda müziğe benim kadar heyecan duyan ve anlaşabildiğim yeni bir öğretmen bulmuştum. | Open Subtitles | أخيراً وجدتُ مُعلماً مُرتبطة به. المُتحمّس للمُوسيقى بقدري. |
Dostum, Filipinli orospular bile benim kadar sikilmiyordur. | Open Subtitles | لا تتعرض العاهرات الفلبينيات للإتيان بقدري |
Deli ama benim kadar değil. | Open Subtitles | إنّها مجنونة، ومع ذلك ليست مجنونة بقدري. |
Umarım ki sen, öyle yada böyle, - en az benim kadar şanslı olursun. | Open Subtitles | أتمنى أن يكون لديك كل ذلك أن تكون محظوظ بقدري |
kaderimi sen kontrol edemezsin. Kaderin. Tamam, kader... | Open Subtitles | و لا تستطيع أن تتحكم بقدري |
kaderim Tanrı'nın elinde. Buna hazırım. | Open Subtitles | الله هو المتحكم بقدري أنا بارد الأعصاب تجاه ذلك |
Karanlık tarafın arşivlerinde, benim kaderimle iç içe olan adam hakkında araştırmalar yapıyorsun. | Open Subtitles | تتجولين في محفوظات طائفة الظلام باحثةً عن رجل بطريقة ما مرتبط بقدري |
Doğruyu söyle. Ben kadar iyi değil, öyle değil mi? | Open Subtitles | أخبريني بالحقيقة، إنه ليس جيّد بقدري صحيح؟ |