ويكيبيديا

    "بقرة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • inek
        
    • ineği
        
    • ineğin
        
    • ineğe
        
    • inekten
        
    • dana
        
    • ineğini
        
    • sığır
        
    • ineğim
        
    • inekler
        
    • ineksin
        
    • öküz
        
    • inekle
        
    • inekleri
        
    • ineğimiz
        
    Bir mil geride bir inek görmüştüm. Exspressonu al da işe koyulalım. Open Subtitles لقد شادهت بقرة علي بعد ميل أحضر القهوة ، نحن في العمل
    Ben "İnek memesi ile vakit kaybedemem." dedim. "Ben şehir kızıyım." Open Subtitles فقلت ، لن أحلب أثداء أي بقرة أنا فتاة من المدينة
    Bana göre o büyüklükteki birşey anca bir inek olabilir. Open Subtitles ‫حسنا ، بالنسبة لي ‫أي شيء بهذا القياس هو بقرة
    Ben sorumsuz biriyim, Ben bir döneğim, ve ben bir ineği çekiçle öldüremem. Open Subtitles أنا غير مبالي ، أنا منسـحب وأنا لا يمكنني أن أقتل بقرة بمطرقه
    Bu aslında, tembel bir ineğin otlağın ağzında tekrar çıkmasını beklemesi gibidir. TED نوعاً ما, هذا يشبه بقرة كسولة تنتظر العشب قرب فمها لينمو مجدداً
    - Böyle yapıyorlar ya sesleri sanki inek gibi çıkıyor. Open Subtitles أنها سليمة مثل بقرة عندما يفعلون ذلك. بوند اسم ل.
    Benim gördüğüm lezzetli birşey yemek üzere olan bir inek. O inek ne yiyiyor? TED ولكن ما أراه هو بقرة على وشك أكل شيء ما لذيذ . والسؤال ما الذي سوف تأكله البقرة ؟
    Ve tabii ki, bir inekten bahseden bir şiir okurken sayfada size bakan bir inek resmine ihtiyacınız yoktur. TED وبالطبع، عندما تقرأ قصيدة يُذكر فيها بقرة فأنت لست بحاجة ليكون أمامك رسمة لبقرة.
    Oysa ki biri şempanze diğeri de inek beyni. TED إلّا أن أحدهما هو شمبانزي، و الآخر هو بقرة.
    Daedalus ahşap çukurlu bir inek yaptı, o kadar gerçekçiydi ki boğa kandırıldı. TED بنى دايدالوس بقرة خشبية مجوفة وتشبه البقرة الحقيقية لخداع الثور
    sağmam gereken, sorumlusu olduğum 20 tane inek vardı, çiftlikte çalışıyor ve derslerimle de ilgilenmeye çalışıyordum. TED كانت هناك عشرين بقرة كنت مسؤولا عنهم وعملت في المزرعة وحاولت الانتظام في دراستي
    Cadı avı genellikle bir talihsizlikle başlardı: kötü hasat, hasta bir inek ya da ölü doğmuş bir çocuk. TED عادةً ما كانت مطاردة الساحرات تبدأ بمصيبة: كمحصول فاشل، أو بقرة مريضة، أو ولادة جنين ميّت.
    Sizden gercekten hoslanirsam, size bir inek ve daha bir cok sey veririm ve arkadas oluruz. TED إن فعلت مثلك. سأعطيك بقرة واحدة وأشياء أخرى كثيرة ونصبح أصدقاء.
    6 bin inek sütü duyulmamış bir şey değil. TED ليس غريب اليوم أن نسمع عن مزرعة ألبان بها 6000 بقرة.
    Genellikle bir inek alıyor. İnek süt veriyor. TED عادة ما تشتري بقرة. البقرة تعطي الحليب.
    Annesinin altı çocuğu, bir ineği, arka bahçede de kocasının mezarı vardı. Open Subtitles أمها كان لديها 6 أطفال بقرة و قبر زوجها في الفناء الخلفي
    Yaşam döngüsünü sürdürebilmek için bir koyunun veya ineğin midesine yerleşmesi gereken bir parazit. TED دودة طفياية صغيرة تصيب الدماغ وعليها أن تكون داخل معدة خروف أو بقرة.. لكي تتمكن من إستكمال دورة حياتها.
    7 kilo biteği dondurmuşum şu an burada durmuş yarım bir ineğe bakıyorum. Open Subtitles لقد جمدت أربعة أرطال من اللحم أنا أقف الآن وأنظر إلي نصف بقرة
    Eğer Arjantin'deysen ve kanlısını istediğinde sana tabakta hâlâ möleyen bir dana getirirler. Open Subtitles أقصد أذا ذهبتي للأرجنتين وطلبتي المخلل سيجلبوا لكي بقرة حية على صحن
    Demelza, senden sahiden Bodrugan'ın ineğini iyileştirmeni mi istediğini sanıyorsun? Open Subtitles ديميلزا هل تعتقدين فعلاً انه يريدكِ ان تعالجي بقرة بودروقان
    Merhaba. sığır içine yerleştirilmiş ilk dondurma makinesini icat ettim. Open Subtitles مرحباً ، اخترعت أول جهاز صنع مثلجات داخل بقرة
    Babanın arabası vardı. Benimse ineğim vardı. Open Subtitles لكن والدك كان لديه سيارة وأنا لدىّ بقرة
    Ancak sorun şuydu ki yapay hormonun bu kullanımı [Steve Wilson] inekler için bir çok soruna yol açtı. Open Subtitles لأن كل بقرة لم تعالج هو فقدان لفرصة الدخل. ولكن المشكلة كانت في استخدام ذلك الهورمون المصطنع
    Sen zavallı bir ineksin, ben de zavallı bir asker. Open Subtitles أنتِ بقرة فقيرة وانا جندى فقير
    Öküzler koleji demenin tek sebebi bir öküz tarafından kurulmamız! Open Subtitles تطلق على جامعتنا جامعة أبقار لأن مؤسستها بقرة
    Fakat şişman bir inekle artık yapamıyorum. Open Subtitles ولكن مع بقرة سمينة لا أستطيع أن أفعل ذلك بعد الآن.
    Ve inekleri uzaktan tanırız. Open Subtitles وبالطبع يمكننا التعرف على بقرة حين نرى إحداها.
    Kovboyların sığır güderken bunu yaptıklarını söylemiştin ve ineğimiz yoktu. Open Subtitles -لقد أخبرتني أن هذا ما كان يفعله رعاة البقر لدفع الماشية ولم يكن لديّ بقرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد