Dolandırıcılık davalarına baktım da, medyumlar bazen uyuşturucu kullanıp fahişelik yapıyormuş. | Open Subtitles | لقد مررتُ بقضايا الإحتيال، والوسطاء يكونون أحيانًا جبهة للمخدرات أو الدعارة. |
Dava açmaya çalıştım ama, kamu davalarına bakamıyorum. | Open Subtitles | أُحاولُ مُقاضاتهم لكنّي لا أقوم بقضايا مدنية |
Seks davalarında, laboratuarda incelemeye alırlar. | Open Subtitles | إرتباط بقضايا جنسيه إنهم دائما يجرون إختبارات معمليه على الملابس |
Senin amirin benimkini arayacak sonra benimkisi diğer şehirlerin davalarında çalıştığım için ne kadar para ve zaman harcadıklarını sayıp dökecek. | Open Subtitles | قائدك سيتصل بقائدي و سيكشف له أني أعمل بقضايا دائره أخرى |
- Silah davaları kazanıImaz. | Open Subtitles | الإدعاء لا يفوز بقضايا الأسلحة يا سيد روهر |
Yasalara göre kadınlar önemli davaları alamazlar. | Open Subtitles | في سلك القانون، النساء لا يحظن بقضايا مهمة، |
İlerde size başka davalarda yardımcı olmaktan mutluluk duyarım efendim. | Open Subtitles | إذاً لأجل المستقبل، سأكون أكثر من سعيداً بمساعدتك بقضايا اخرى |
Üç yeni cesetle kayıp kişi dosyalarını eşleştirdik, yani elimizdeki toplam dört kurbanla şüphelinin kadın tipini saptadık. | Open Subtitles | لقد قمنا بربط الجثث الثلاثة الجديدة بقضايا أشخاص مفقودين اذن مع اجمالي 4 ضحايا على اللوح |
Öğrenmen gereken ilk şey, tabii dedektif olabilirsen, birbirimizin davalarına burnumuzu sokmayız. | Open Subtitles | وأول شيء يجدر بك تعلمه, إذا تم قبولك هو أننا لا نتدخل بقضايا بعضنا |
- Peki daha öncesinde Bishop davalarına ilgisi var mıydı? | Open Subtitles | -وهل أظهر أي اهتمام بقضايا (بيشوب) مسبقاً؟ |
Sapıklık davalarına o bakıyor. | Open Subtitles | إنها تحقق بقضايا الملاحقات. |
Özellikle de böyle intihar davalarında. | Open Subtitles | خاصةً عندما يتعلق الأمر بقضايا الانتحار |
Velayet davalarında uzman. | Open Subtitles | مختص بقضايا الحضانة |
Peki Bay Gardner'in davalarında neler buldunuz? %75 ini kazanmış. | Open Subtitles | (وماذا وَجدت بقضايا السّيد (غاردنر؟ |
Burayı birkaç kez aradı ama artık böyle davaları almıyoruz. | Open Subtitles | لم نعد نقبل بقضايا كهذه |
Ama ilk avukatım diğer davaları yüzünden işi başından aşkındı. | Open Subtitles | كان مضغوطا جدا بقضايا أخرى |
- Beni tanımıyorsun Henry. Ama beni buraya Nick Kinross gönderdi. Çünkü bu tür davalarda tecrübeliyim. | Open Subtitles | أنت لا تعرفنى , "هينرى" , لكن "نيك كينروس" أرسلنى لهنا لأنى خبير بقضايا مثل هذه. |
Hoyt'la ilgisi olan ve diğer davalarda şüpheli konumunda olan biri var mı diye bakabilir misin? | Open Subtitles | هل ترى أي شخص يشترك بالمصلحة بقضايا أخرى ترتبط مع " هويت " ؟ |
Savaş Departmanı, bu şubenin dosyalarını denetlemeye karar verdi. | Open Subtitles | قسم الحرب قرر التدقيق بقضايا هذا الفرع |
Savaş Departmanı, bu şubenin dosyalarını denetlemeye karar verdi. | Open Subtitles | قسم الحرب قرر التدقيق بقضايا هذا الفرع |