Beni kendi davanıza çektiğinizi sanıyorsunuz ama aslında ben sizi Davama çekiyorum. | Open Subtitles | أن تؤمن أنك تجُرني للأيمان بقضيتك لكنني أنا الذي أجرك الى الأيمان بقضيتي. |
Davama karışıp, tanıklarla mı konuşuyorsunuz? | Open Subtitles | تتدخّل بقضيتي وتتحدّث إلى الشهود |
Davama baktığınız için minnettarım. | Open Subtitles | أشكرك على اهتمامك بقضيتي |
davamla ilgili kanıtların delil zincirinde bir sorun çıktığını söyledi. | Open Subtitles | وأخبرني أن هناك اختراق حدث بالغرفة التي يحتجزون بها الدلائل المتعلقة بقضيتي |
davamla alakası yoktu ama DC'de bir ceset taşınmasıyla ilgili bir hikayesi vardı. | Open Subtitles | لم تكُن لديها علاقة بقضيتي ، لكنها تملك قصة أخرى غريبة بشأن جُثة كان يتم نقلها إلى العاصمة |
-Bunun davamla bir ilgisi olabilir mi acaba? | Open Subtitles | ليس لهذا علاقة بقضيتي أليس كذلك؟ |
Artık kendi Davama bakacağım. | Open Subtitles | سأهتم بقضيتي الان |
- Davama burnunu soktuğun için. | Open Subtitles | بتدخلك بقضيتي |
- davamla ilgilendiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | أشكرك على اهتمامك بقضيتي |
Bir saat önce öğrendim, kendi davamla ilgilenirken. | Open Subtitles | ظهر قبل ساعة بقضيتي |