biraz alışveriş yapacağız çocuklar için hediyelik eşyalar kendim için de meme tabancası. | Open Subtitles | سنقوم بقليلٍ من التسوّق، اقتناء بعض الهدايا التذكاريّة لأبنائي. وأشتري مسدّس حلماتٍ جديدٍ. |
Evet, mavi adamla karşılaşmamdan sonra hâlâ biraz yorgun hissediyorum ve orada fazla yardım edemeyeceğim konusunda endişeleniyorum. | Open Subtitles | أجل , فقط بعد مواجهتى مع الرجل الأزرق . مازلت أشعر بقليلٍ من التخبط , وأخشي أننى لن اكون ذات نفع كبير هناك , لذلك |
Ben bunun sosunu biraz soya sosu azıcık da balzamikle yapıyorum. | Open Subtitles | إنى أصنع صلصة هذا السندويتش بقليلٍ من صلصة الصويا وبعضٍ من الزيت الحار ويكون طعمها لذيذ جداً |
Bir de... ben ben biraz sanırım biraz utandım ve biraz da... | Open Subtitles | أشعر بقليلٍ.. ـ أعتقد أنني أشعر بقليلٍ من الإحراج |
Şimdi biraz daha derine ineceğim. | Open Subtitles | حسناً. سأقوم الآن بالحفر أعمق بقليلٍ هنا |
Ayrıca bileklerinin orayı biraz daha kalın sar derim. | Open Subtitles | عليكَ ان تغطيها اكثرَ بقليلٍ فوقَ مفاصلكَ |
Karargâhta ondan alabileceklerini alıp onu yok edecekler. Böylece dünya biraz daha güvenli hale gelecek. - Çevrilmemiş altyazı - | Open Subtitles | في المقرّ الرّئيسيّ، سيستخرجون منه معلومات بقدر ما يستطيعون وسيتخلّصون منه وسيكون العالَم أكثر أمانًا بقليلٍ. |
Her ne kadar sana işkence etmek zevkli olsa da, aslında senden biraz daha fazla hoşlanıyorum şimdi. | Open Subtitles | بقدر ما سيكون مُمتعاً مُواصلة تعذيبك، إنّي مُعجبة بك أكثر بقليلٍ الآن. |
Ama sen ortaklarımın önünde bana biraz saygı göstermiyorsun. | Open Subtitles | و لا تُعامليني بقليلٍ مِن الإحترام أمام المقربين لي |
Dürüst olmak gerekirse, onları biraz kıskanıyorum. | Open Subtitles | لأكون صريحاً أنا أشعر بقليلٍ من الغيرة.. |
- Arada bir, biraz şakalaşmanın zararı olmaz, küçük dostum. | Open Subtitles | لا بأسَ بقليلٍ من اللهو بينَ الفينةِ والأخرى. |
Bütün gece konuşup beni uyanık mı tutacaksın yoksa biraz uyumama izin verecek misin? | Open Subtitles | هل ستبقيني يقظاً بحديثكَ طوال الليل ؟ أمْ ستدعني أحظى بقليلٍ من النوم |
Bazı insanlar biraz macera için can atar. | Open Subtitles | حسنٌ، بعض الناس يودون بقليلٍ من المغامرات |
Sen yokken burada biraz tuhaf hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بقليلٍ من الغرابه في كوني هنا بدونك |
Bir isim ortağıyla konuşuyorsun, o yüzden biraz saygılı konuşmanı öneririm. | Open Subtitles | ،إنكَ تتحدثُ إلى شريكٍ رئيسي .لذا أقترحُ أن تقومَ بذلك بقليلٍ من الإحترام |
Şimdi iyi adam olmanız... yol boyunca biraz eğlenemeyeceğiniz anlamına gelmez. | Open Subtitles | ...لأنكم أنتم الآن الأشخاص الطيبين لا يعني بأنه لا يمكنكم أن تحظوا بقليلٍ من المرح |
Doğrusu, biraz önce arabamda uyuşturucu kullandım o yüzden biraz sersemlemiş hissediyorum. | Open Subtitles | الحقيقه هي بأنني دخنت الحشيش خارج سيارتي قبل دقائق مضت... لذا اشعر بقليلٍ من الجموح... |
biraz da olsa ihanete uğramış ve kızgın hissetmiyor musun? | Open Subtitles | ألا تشعر بقليلٍ من الخيانة والغضب؟ |
Hakkında biraz araştırma yapmış olabilirim. | Open Subtitles | ربما قمت بقليلٍ . من البحث عنك |