ويكيبيديا

    "بقية حياتها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hayatının geri kalanını
        
    • hayatı boyunca
        
    • hayatının sonuna
        
    • hayatının kalanını
        
    • ömrünün sonuna kadar
        
    • ömrünün kalanını
        
    hayatının geri kalanını, adaleti ve manevi anlayışı sürdürmeye adayacaktı. TED ستقوم بتكريس بقية حياتها للبحث عن العدالة والتفاهم الروحاني.
    Güney Hindistan'dan küçük bir kız, misafiri olduğu ülkede hoş karşılanmasına rağmen, işlediği bir suç yüzünden, hayatının geri kalanını hapishanede geçirecek. Open Subtitles عن فتاة صغيرة من جنوبي الهند والتي،على الرغم من استقبالها بترحيب في هذا البلد ستقضي بقية حياتها في السجن
    Ona bir malikâne alacağım ve hayatının geri kalanını lüks içinde sürdürecek. Open Subtitles سأشتري لها قصراً لتمضي بقية حياتها في نعيم
    Ama küpeleri tekrar bir araya getirmesi gerektiğini bilmiyordu... ve hayatı boyunca bir köle olarak yaşadı. Open Subtitles ولكنها لم تكن تعلم أنه كان يجب عليها ارتداء القرطين معا ثانية لذا فقد عاشت بقية حياتها كجارية
    Parayı alacak, emekli olacak, hayatının sonuna kadar gül gibi geçinecekti. Open Subtitles خطّطت لبيعه و اخذ المال و التقاعد و تكون مسؤلة عن نفسها و تعيش هكذا بقية حياتها.
    Şidi eğer onu bulursak hayatının kalanını parmaklıklar arasında geçirecek. Open Subtitles الآن، إن عثرنا عليها، فإنها ستقضي بقية حياتها خلف القضبان
    Biraz eğreti kaçacağını biliyorum ama Cece'ye ömrünün sonuna kadar çakacak kişinin kendim olacağını düşünüyordum. Open Subtitles اعرف انه يبدو فات الاوان لكن لطالما ظننت انني سوف اكون الرجال "الذي سوف يرتبط بـ "سيسي بقية حياتها
    Onu o halde görmek, ömrünün kalanını tekerlekli sandalyede geçirmek zorunda olduğunu bilmek... Open Subtitles أعني برؤيتها هكذا بمعرفة أنها ستبقى في كرسي متحرك بقية حياتها ربما لم ترغب بها التعامل مع ذلك
    Annen hayatının geri kalanını kriz geçirmeden yaşabilir. Open Subtitles يمكن أن تعيش والدتكِ بقية حياتها دون ان تحدث لها نوبة صرع
    hayatının geri kalanını arkasına bakmadan yaşama şansı vererek. Open Subtitles إعطائها الفرصة للعيش بقية حياتها من دون الحاجة للنظر دوما خلفها.
    hayatının geri kalanını geçirmesi gereken kişiyi daha yeni kaybetti. Open Subtitles هي للتو فقدت الرجل كانت ستقضي بقية حياتها معه.
    hayatının geri kalanını bu şekilde geçirebilir. Open Subtitles قد تكون هذه هي الطريقة التي تقضي بها بقية حياتها
    Karın da hayatının geri kalanını muhafızlarıma zevk vererek geçirsin. Open Subtitles هذا زوجتك تنفق بقية حياتها البهجة حراسي.
    hayatının geri kalanını onunla geçirdiğini hayal edemiyor. Open Subtitles لا يمكنها أن تتخيل أن تقضي بقية .حياتها برفقته
    hayatının geri kalanını yangın battaniyesine sarılı olarak mı geçirecek? Open Subtitles تقضي بقية حياتها مغطاة ببطانية خامدة للهب
    Yani senin gibi genç bir kadın hayatının geri kalanını hapishanede geçirmek istemez, öyle değil mi? Open Subtitles لا تريد أن تقضي بقية حياتها في السجن ، هل هذا صحيح؟
    Bütün hayatı boyunca kilit altında tutulmalı. Open Subtitles وهي في حاجة إلى أن تكون مؤمنة بقية حياتها ، المثيرة للشفقة
    Ağabeyinin ona çektirdiklerinden sonra hayatının sonuna kadar senin için hapis yatmasına göz mü yumacaksın? Open Subtitles بعد كل ما عانته من أخيك حقاَ ستدعها تقضي بقية حياتها في السجن لأجلك ؟
    Ama bu normal, o hayatının kalanını yalnız geçirmek istemiyor. Open Subtitles لكنه في العادة، لن تقضي بقية حياتها وحيده.
    Walker? Bunu durdur yoksa onun ömrünün sonuna kadar federal hapse girmesini sağlarım. Open Subtitles (ولكر), أوقف ذلك وإلا سأحرص على أن تقضي بقية حياتها في السجن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد