Televizyona çıkacaksın ve bizim büyük insanlarımıza nasıl yalan söylediğini devrim karşıtı unsurları ecnebi ajanlarla beraber nasıl ortaya koyduğunu söyleyeceksin. | Open Subtitles | ستخرج على التلفاز وستعترف بكذبك على شعبنا .. وكيف قمت بالتجهييز للثورة |
David Ridges hakkında bana yalan söylediğini itiraf etmenin zamanı geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لأن تعترف لي بكذبك بخصوص ديفيد ريدجز |
Sen yalan söylediğini itiraf edersen ben de onlara hiçbir şey demem. | Open Subtitles | ,إن اعترفت بكذبك فلن أقول شيئا أيضا |
Gördüğün gibi, ne kadar çok duraksarsan o kadar çok yalan söylediğini düşünürüm. | Open Subtitles | كلّما طال انتظارك زاد إيماني بكذبك. |
yalan söyleyerek daha da kötüleştiriyorsun. Yalnızca kendini kandırıyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تجعل الأمر أسوأ بكذبك أنت تخدع نفسك فقط |
Bu yüzden bana yalan söyleyerek beni öyle yapma. | Open Subtitles | تضعني في موقف تلك الفتاة بكذبك عليّ |
Öyleyse bana yalan söylediğini kabul ediyorsun. | Open Subtitles | إذاً فأنتِ تعترفين بكذبك عليّ |
Bu sefer yalan söyleyerek kurtulamayacaksın ahbap. | Open Subtitles | {\pos(190,230)} لن تفلت هذه المرة يا صاح، ربّما اقتنع (رايتر) بكذبك قبلًا |