O babamı hukuk fakültesine göndermiş. Bütün masraflarını o karşılamış. | Open Subtitles | لقد ألحقت أبى بكلية الحقوق وقامت بتمويل عمله فى البداية |
Ezelden beri Lynly'i hukuk fakültesine gitmeye ikna etmeye çalııyorum. | Open Subtitles | لقد كنت احاول جاهدا اقناع ليلن بان تلتحق بكلية الحقوق |
Bu yüzden 20 yıl önce büyükanneme hukuk fakültesine gitmek istediğimi söyledim. | TED | ولهذا أخبرت جدتي منذ 20 عامًا أني أريد الالتحاق بكلية الحقوق. |
Nasıl desem? Hukuk fakültesi için 299.000 dolar eksiğin var. | Open Subtitles | تحتاجي الي 299 الف دولار فقط لتلتحقي بكلية الحقوق |
Sanırım, babam hukuk fakültesinden mezun olduğumu görmekten çok haz duyardı. | Open Subtitles | أظن أن والدي كان سيستمتع بمشاهدتي و أنا أتخرج بكلية الحقوق |
Bu doğru çünkü gelecek yıl bu zamanlarda Hukuk fakültesinde olmak istiyorum ve beş yıl sonrada avukat olmak istiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، ذلك لانه السنة القادمة اريد ان اكون بكلية الحقوق وبعد 5 سنوات من الان اريد ان اكون محامية |
Elbette bunun için önce hukuk fakültesine gitmen gerek ama, bilirsin. | Open Subtitles | شريـان حياة الشركات بالطبع، يجب أن تلتحق بكلية الحقوق أولاً |
Sonra da ailem daima hukuk fakültesine gitmemi istemişti. | Open Subtitles | ثم أبوىّ بعد ذلك أرادوا أن ألتحق بكلية الحقوق |
Yakaladığı ıstakozlarla beni hukuk fakültesine gönderdi. | Open Subtitles | ألحقني بكلية الحقوق بالأموال التي جمعها من السرطانات |
Bu oyunu hukuk fakültesine girmeden önce bile duymuştum. | Open Subtitles | لقد سمعت عنها منذ سنوات عدة حتى قبل أن ألتحق بكلية الحقوق |
hukuk fakültesine gitmediğim için bu pisliklerden anlamam. | Open Subtitles | ليس لأني لم التحق بكلية الحقوق لا يعني شيئاً |
Ben hukuk fakültesine gitmek için canımı verirdim. | Open Subtitles | كنت لافعل اي شيء حتى القتل لتلتحق بكلية الحقوق , تروي ليس هناك من قد يقتل لذلك |
Evet, bu hukuk fakültesine yakın oldu. | Open Subtitles | أجل , كان لدى الكثير من الصديقات بكلية الحقوق |
Ben sadece hukuk fakültesine gittiğimi ve Jeremy'le nişanlı olduğumu hatırlıyorum. | Open Subtitles | ما أتذكره هو أني كنت بكلية الحقوق و أني خطيبة "جيريمي" |
Önce bu beni bir üniversiteye yerleştirecek sonrasında ise beni bir hukuk fakültesine sokacak. | Open Subtitles | أولا سيجعلني أذهب للجامعة و بعدها سيجعلني ألتحق بكلية الحقوق |
Yani, babam da şirkette olunca hukuk fakültesine sıkıştırılmış bir üniversite müfredatına odaklanmak çok daha mantıklıydı. | Open Subtitles | أعني، مع وجود والدي في الشركة، فكان من المنطقي جداً التركيز على منهج الجامعة المتعلق بكلية الحقوق. |
Öyleyse, annemin hukuk fakültesine giriş sınavı puanımın hâlâ geçerli olup olmadığını sorduğu haftalık aramalarını daha çok umursamalıydım. | TED | في هذه الحالة، مكالمات أمي الأسبوعية يسألني إن كانت نتائج امتحان القبول بكلية الحقوق لا تزال صالحة كان شيئًا يجب أن أنتبه له أكثر |
Yakında Hukuk fakültesi'ne girmek için önemli bir sınavım var ve gerçekten çalışıyor olmam gerek ama doğrusu... | Open Subtitles | عندي امتحان مهم للإلتحاق بكلية الحقوق قريباً و عليّ حقاً أن أدرس لكن في الحقيقة |
Bu doğru, eskiden fotoğrafçılık için delirirdim, ancak demek istediğim, babamla şirkette olmak Hukuk fakültesi için kolejdeki ders programını izleme stresine odaklanmak daha çok şey ifade ediyordu bana. | Open Subtitles | أجل،أعتدتممارسةالتصوير،لكن.. أعني، مع وجود والدي في الشركة، فكان من المنطقي جداً التركيز على منهج الجامعة المتعلق بكلية الحقوق. |
Üzgünüm. Unutup duruyorum. Hukuk fakültesinde hukuk dersi verdikleri gün sen hastaydın. | Open Subtitles | آسف، أنسى دائماً أنكِ كنتي مريضة يوم حصة القانون بكلية الحقوق |