Onlar burada olmak için yaratılmışlar ve ben öyle olduğumdan emin değilim Açıkçası. | Open Subtitles | انهم مصممين بشكل جيد ليكونو هنا اما عني انا غير متأكدا, بكل صراحة. |
Açıkçası Scully, bir profil çıkarırken hiç bu kadar zorlanmamıştım. | Open Subtitles | بكل صراحة يا سكالي أنا أجد صعوبة شديدة في عمل على هذه القضية |
Ama dürüst olmak gerekirse MR, 4 saat boyunca elini tutmaktan daha çok işe yaradı. | Open Subtitles | رغم أنّ الرنين بكل صراحة كان أكثر فائدةً بكثير من جلوسها بقربكَ أربع ساعات |
Hayatım, bu sana güvenmediğimden değil dürüst olmak gerekirse Tanrı'ya tekrar nasıl güveneceğimi öğrenmeye çalıştığımdandı. | Open Subtitles | و لكن يا عزيزتي ، هذا لم يكن لعدم ثقتي فيك بل إنه بسبب محاولتي بكل صراحة أن أكتشف كيف سيأتمنني الله مجدّداً |
Seninle o arabaya binmemi mi bekliyorsun cidden? Ne? | Open Subtitles | أنت بكل صراحة تتوقعين مني أن أدخل السيارة معك ؟ |
Doğrusu, bunun ekonominin kötü olmasından kaynaklandığını düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أظن و بكل صراحة أن الإقتصاد سيئ جداً حالياً |
Ve gelmediğinize seviniyorum çünkü bana dürüstçe davranıyorsunuz, dostum gibi. | Open Subtitles | وأنا مسرور لأنك لن تجيئي لأنك تُعاملينني بكل صراحة كصديقة |
Onurluca cevap vermeniz için tek şansınız var yoksa Tanrı'ya yemin ederim sizi canlı canlı bu varilin içine sokarım. | Open Subtitles | فرصة واحدة لتجيباني بكل صراحة وإلا أقسم بالله، -أضعكما في هذا البرميل وتشعران به |
Son sözüm şu Açıkçası. | Open Subtitles | وهذا سيفي كل الامر فاني لا اود بكل صراحة من الان فصاعد |
Onun iyi bir polis olabileceğini düşünmüyorum. Açıkçası onun polis olduğu bir şehirde yaşasaydım korkuyla yaşardım. | Open Subtitles | لا أعتقد بأنها ستكون شرطية جيدة ، سأكون مرعوباً من العيش معها في نفس المدينة التي تكون شرطيـة فيهـا ، بكل صراحة |
Açıkçası neden bu kadar uzun sürdü anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا بكل صراحة لا أعرف ما الذي يأخرك إلى هذا الحد |
Askerden kaçıyordum Açıkçası. | Open Subtitles | في محاولة للتهرب من الخدمة العسكرية بكل صراحة |
Yarın bir çocuk partisine katılmam gerekiyor ama Açıkçası, o kadar güçlü hissetmiyorum. | Open Subtitles | أنا محجوز لأقوم بعمل جفلة للأطفال غداً و بكل صراحة , لا أشعر أن بمقدوري القيام بها |
dürüst olmak gerekirse acı çekip çekmedikleri beni ilgilendirmiyor. | Open Subtitles | مع أنبوب موصول بحنجرته أما هؤلاء الناس, بكل صراحة لست مهتماً |
Ama dürüst bir insan olduğunu söylerim. Tatlım... | Open Subtitles | لكن سأذكر ما فيها بكل صراحة ماذا حدث يا صديقي؟ |
dürüst ve samimi olarak size şeref sözü veririm ki... verebileceğim tüm para 10.000 dolar. | Open Subtitles | بكل صراحة, وبشرفى, وخذ كلمتى كعهد رجل شريف, ان ال 10,000 دولار هذه, هى كل ما معى الآن . |
Ben ise, Tanrı biliyor ya, hep açık sözlü ve dürüst olmuşumdur. | Open Subtitles | فقد تحدثت دائما بكل صراحة وصدق |
cidden o kadını bir daha görmeyeceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتعتقدين بكل صراحة بانه لن يحاول رؤيتها مرة أخرى؟ |
cidden buna inanmamı mı bekliyorsun? | Open Subtitles | أتتوقعين مني بكل صراحة أن أصدّق ذلك؟ |
Ama işin Doğrusu başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | لكن بكل صراحة ، ليس لدي أي خيار آخر |
Doğrusu ben ve Pettie senin için çok üzülüyorduk. | Open Subtitles | بكل صراحة لقد شعرنا بالأسف من أجلك أنا و(بيتي) |
Bu yüksek düzeyli grup uyuşturucu politikasındaki artı ve eksileri dürüstçe tartışma kararı aldı. | TED | وافقت هذه المجموعة رفيعة المستوى على المناقشة بكل صراحة حول مزايا وعيوب سياسات المخدرات. |
Ama dürüstçe söyleyebilirim ki, şimdi daha iyi insanlar olduk. | Open Subtitles | ولكن أستطيع القول بكل صراحة اننا أصبحنا أفضل من ذي قبل |
Onurluca cevap vermeniz için tek sansiniz var yoksa Tanri'ya yemin ederim sizi canli canli bu varilin içine sokarim. | Open Subtitles | فرصة واحدة لتجيباني بكل صراحة وإلا أقسم بالله، -أضعكما في هذا البرميل وتشعران به |