ويكيبيديا

    "بكوخ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kulübede
        
    • kulübesine
        
    • kulübesinde
        
    Hikayeye göre, on iki çocuğu varmış ve onları buraya çok uzak olmayan, küçük tahta bir kulübede büyütmüş. Open Subtitles الرواية تحكي بأن لديها 12 طفلاً تربيهم بالغابة بكوخ صغير غير بعيداً منـا
    Bu dördü de yaptıkları bombalar Oregon'daki bir kulübede patlayınca ölmüşler. Open Subtitles و هؤلاء الأربعة توفوا عندما كانوا يصنعون القنابل إنفجرت بكوخ بولاية آريغون
    Deniz kıyısında bir kulübede Oturum, çayımı yudumlayacağım Open Subtitles وسأرشف الشاي بكوخ جوار البحر
    Tatlım, bize Tony'nin kulübesine kadar nasıl gittiğini anlatmadın? Open Subtitles حبيبتي، لم تُخبريننا كيف انتهى بك المطاف بكوخ ( طوني دارو ) في المقام الأول؟
    Afrikalıyı tütün kulübesine zincirleyin. Open Subtitles قم بتقييد الإفريقي بكوخ التبغ
    Patikayı tırmandılar. Kütük Kadın kulübesinde onları geçerken duydu. Open Subtitles تسلّقوا الأثر، سُمعت خطاهم أثناء مرورهم بكوخ "سيدة الجذع".
    Dün geceyi Jane'in kulübesinde geçirdin değil mi? Ne? Open Subtitles لقد قضيتَ الليلة الماضية بكوخ (جاين) , أليس كذلك ؟
    Göl kıyısında bir kulübede yaşıyorlardı. Open Subtitles عاشوا بكوخ على البحيرة.
    Ve herşey Tahiti'de üç odalı bir kulübede son bulacak, değil mi? Open Subtitles وينتهي كلّ هذا بكوخ من ثلاثة طوابق في (تاهيتي)، صحيح؟
    Ve herşey Tahiti'de üç odalı bir kulübede son bulacak, değil mi? Open Subtitles وينتهي كلّ هذا بكوخ من ثلاثة طوابق في (تاهيتي)، صحيح؟
    Hayatım böyle bir kulübede geçti. Open Subtitles قضيت حياتي بكوخ كهذا
    Hobbs'un kulübesine olay yeri inceleme istiyorum. Open Subtitles (أريد فريق إسعافات بكوخ (هوبز
    Yalnızca ormanda, Büyükanne'nin kulübesinde ya da yalnızca Londra'da yaşamıyorlar. Şehirdeler. Aramızda yaşayıp, aramızda çalışıyorlar. Open Subtitles إنّهم لا يقبعون بكوخ الجدة الذي في الأحراج أو بـ (لندن)، إنّهم هنا بالمدينة يعيشون بيننا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد