Bütün gece ağladım. Ve sabahında alıcıyı fırlatıp attım. | Open Subtitles | بكيتُ طوال الليل وفي الصباح ، رميتُ المستقبل بعيداً |
Sonra hayata geri döndüğünüzde, daha da çok ağladım. | Open Subtitles | ومن ثم عندما عدتِ للحياة أنا بكيتُ بشكل اكبر |
İki kere ağladım. | Open Subtitles | صحيحاً فعلاً عن كوننا غير يقينين بهذا العمر بكيتُ مرتين |
Avcılar anneni vurduğunda çok ağlamıştım. | Open Subtitles | بكيتُ كثيراً عندما قتل أولائك الصيادون والدتك |
Onun önünde en son ne zaman ağladığımı ya onun bana en son ne zaman sarıldığını hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أذكر آخر مرة بكيتُ أمامها أو آخر مرة عانقتني فيها |
Bölmek gibi olmasın, ama ben ağlarsam Osiris'in de ağlaması şart mı? | Open Subtitles | بدون تدخل ، لكن إن بكيتُ ألا ينبغي على (أوزايرس) البكاء أيضاً ؟ |
Ömrüm boyunca bana, hayatını mahvettiğimi söyledi ve ben şimdi korunmasız kaldığım ve kollarında ağladığım için fikrini değiştiriyor. | Open Subtitles | أمضت حياتها كلها بإخباري أنني خرّبتُ حياتها والآن تغيّر رأيها عندما كنتُ ضعيفة عندما بكيتُ بين ذراعيها |
Duş aldım, belki duşta biraz ağladım ve ne olur ne olmaz üstümdekileri değiştim. | Open Subtitles | وبعدها أخذت دشاً وربما بكيتُ قليلاً هناك وبدلت ملابسي للتأكد من ذلك |
O kadar çok ağladı ki ben de ağladım. | Open Subtitles | كان هناك الكثير من البكاء، بكيتُ كثيراً. |
Geçen gece yüzüme pudra şekeri sürdüm, ve sızana kadar ağladım. | Open Subtitles | بتلك الليلة، دفنتُ وجهي فيالكعكالمُحلّى.. ثم بكيتُ حتى النوم |
Ben birçok kez ağladım, bu yüzden işe yaramaz. | Open Subtitles | أنا قد بكيتُ للعديد من المرات لذا هذا لن ينفع |
Sayısız geceler çaresizlik, öfke ve kederle ağladım, çünkü çocuklarıma kendi aldığım eğitimi vermiyorum, çünkü bana eğitim verilen kaynak ve araçlara ulaşım sağlayamıyorum. | TED | كانت هنالك ليالٍ غير معدودة بكيتُ فيها من الإحباط، والغضب والأسى، لأنني لا أستطيع تعليم أطفالي بالطريقة التي تعلمتُ بها، لأنني لا أملك الوصول لنفس الموارد أو الأدوات التي تم استعمالها لتعليمي. |
Geçen gece ondan daha fazla ağladım. | Open Subtitles | الليلة الماضية بكيتُ أكثر منه. |
Beni terkedip, o yaşlı herifin ellerine verdiği zaman, bütün gece ağladım! | Open Subtitles | عندما تركتني، تخلّصت مني وأعطتني لذلك العجوز.. بكيتُ طوال الليل! |
Bir saat boyunca adamın t-shirtüne yaslanıp ağladım. | Open Subtitles | وقد بكيتُ على قميصهِ ساعةً من الزمن |
Sonunda siz öldüğünüzde çok ağladım. | Open Subtitles | انا بكيتُ بحرقة عندما متِ في النهاية |
Ben de ağladıkça ağladım "Tanrı dualarıma karşılık vermedi!" diye. | Open Subtitles | لكنّي بكيتُ وبكيتُ, وأنا قائلة "الله لم يستجيب لدعواتي" |
Kimse teselli edememişti beni. Günlerce ağlamıştım. | Open Subtitles | أبيتُ قبول التعازي و بكيتُ لأيام |
İlk yediğimde ben de ağlamıştım. | Open Subtitles | أول مرة أكل مثل هذا بكيتُ أيضاً |
Cenazesinde ağlamıştım. | Open Subtitles | بكيتُ كثيراً في جنازتهُ |
Dün ağladığımı kimseye söyleme. | Open Subtitles | لا تُخبر أحداً بأني بكيتُ البارحة |