çok iyi dayanıyorsun. Ailenin uçağı birkaç saat sonra inecek. | Open Subtitles | تبلين بلاءً حسناً سيأتي والداك خلال ساعتين |
İşini çok iyi yapar. En az benim kadar iyidir. | Open Subtitles | سيبلي بلاءً حسناً يكاد أن يكون جيداً مثلي |
çok iyi gidiyor, ama sabit duruma daha uzun bir yolumuz var. | Open Subtitles | لكنها تبلي بلاءً حسناً لكن ما زال أمامها وقت طويل لتتعافى |
Ve bence sen, tüm bu olanlar karşısında görkemli bir davranış sergiliyorsun. | Open Subtitles | وأعتقد أنكِ تبلين بلاءً حسناً بالرغم من كل ذلك |
Ve bence sen, tüm bu olanlar karşısında görkemli bir davranış sergiliyorsun. | Open Subtitles | وأعتقد أنكِ تبلين بلاءً حسناً بالرغم من كل ذلك |
Durumun iyiye gidiyor. | Open Subtitles | تبلين بلاءً حسناً |
Çok güzel, devam edin iyi iş çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | شكراً جزيلاً، اكملوا درسكم، فأنتم تبلون بلاءً حسناً |
Kayıtlı seçmenlerimizin % 63 ü iyi işler yaptığımızı düşünüyor. | Open Subtitles | أن 63% من ناخبينا المُسجَّلين يعتقدون أن نُبلي بلاءً حسناً. |
İkinizin de bu davada çok iyi iş çıkarttığınızı bilmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أريدكما أن تعرفان بأنّكما أبليتما بلاءً حسناً بهذه القضية. |
Ciddiyim, gerçekten çok iyi gidiyorum. Dr. Pomock. | Open Subtitles | أعني، أني أبلي بلاءً حسناً يا دكتورة بوموك |
İyi gidiyorsun bebeğim, çok iyi gidiyorsun. | Open Subtitles | انتِ تبلين بلاءً حسناً يا عزيزتي أنتِ تبلين بلاءً حسناً |
Bazı aileler hiç iyileşmiyor, ama biz çok iyi durumdayız. | Open Subtitles | بعض العائلات لم تُشفى أبداً، ونحن أبلينا بلاءً حسناً. |
Kendine çok iyi baktın. Potansiyelin hep vardı. | Open Subtitles | لقد أبليت بلاءً حسناً بنفسك كنت أعرف دائماً أن لديك إمكانيات رائعة |
Gerçekten çok iyi dayandın. | Open Subtitles | إنتهينا , لقد أبليتِ بلاءً حسناً أحسنتِ صُنعاً |
Durumu iyiye gitmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يبلي بلاءً حسناً |
Ama durumu çok iyiye gidiyordu. | Open Subtitles | ولكنها كانت تبلي بلاءً حسناً. |
İyi iş çıkardın ama böyle devam etmelisin. | Open Subtitles | ، أبليت بلاءً حسناً لكن عليك أن تواظب على هذا المنوال |
Komisyon üyeleri sana saygı duyuyor limanlarda da iyi iş çıkardın... | Open Subtitles | يحترمك رجال مجلس الإدارة أبليت بلاءً حسناً مع الموانيء |
İnşaat şirketimizde iyi işler çıkarıyor. | Open Subtitles | إنه يبلي بلاءً حسناً في شركة الإنشاءات. أشكرك، جدي. |
Şimdilik parmaklarımızla gerçekten iyi işler çıkarıyoruz. Neden mahvedelim ki? | Open Subtitles | حسناً ، نحن نبلي بلاءً حسناً الآن مع تبادل الرسائل ، لذلك لماذا نفسِدُ ذلك ؟ |