- Bir de kola. Belçika usulü yeşil salata istiyorum. | Open Subtitles | و واحد كوكاكولا، و أرغب بسلطة هندباء بلجيكية |
Pompalılar, sürgülü tüfekler, Belçika FLN'leri. | Open Subtitles | بنادق رش, مواسير بلجيكية اف ال ان بنادق بترباس |
Belçika çikolataları aldın, sevgilim! Ne kötülüğü var ki? | Open Subtitles | لقد حصلتِ على شيكولاتة بلجيكية ما العيب في هذا؟ |
Ama daha önce de, Belçikalı bir kızla randevum olduğunu söylemiştim, ki daha önce de zaten bundan bahsettim. | Open Subtitles | ولكني قلت لك أن لديّ موعدا مع فتاة بلجيكية تعمل في مجال عمل الأفلام البلجيكية التي أخبرتك عنها بالفعل |
Onları Belçikalı yapmak isterdim ama bu şişenin ağzı gözlemelere büyük geliyor. | Open Subtitles | لقد كنت سأجعلها بلجيكية و لكن من الصعب ادخال هذا البسكويت في تلك القارورة |
Şey, bilirsin, eğer polisin Belçika waffle makinesine ihtiyacı olursa onlara yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | حسناً, إذا فقدت الشرطة آلة بلجيكية لتحضير كعكة الفواكه تستطيع أن تساعدهم |
Şey, bilirsin, eğer polisin Belçika waffle makinesine ihtiyacı olursa onlara yardımcı olabilirsin. | Open Subtitles | إن فقدت دائة الشرطة آلة بلجيكية لصنع الفطائر فيمكن أن تكون مفيداً |
Ama Belçika film endüstrisinden, Belçikalı bir hatunla yemeğe çıkacağımı daha önceden sana söylemiştim. | Open Subtitles | ولكني قلت لك أن لديّ موعدا مع فتاة بلجيكية تعمل في مجال عمل الأفلام البلجيكية التي أخبرتك عنها بالفعل |
Annem iki gündür Belçika birasında marine ediyor. Öyle işte. | Open Subtitles | والدتي قامت بنقعهم في جعة بلجيكية منذ يومان .. هذا ليس بالأمر المهم ، والمضحك أنني كان بإمكاني |
Yarın akşam bir düzine kırmızı gül ve bir kutu Belçika çikolatasıyla Christina'nın evine gideceğim. | Open Subtitles | غدا ساذهب لمنزل كريستينا ومعي باقة ورد احمر وعلبة شكولاتة بلجيكية ممتازة |
Şarap satabiliyorsam bağış için Belçika çikolataları satabilirim. | Open Subtitles | إن كنت قادرة على بيع النبيذ، فيمكنني بيع شوكلاتة بلجيكية للتبرع. |
Eve, Belçika çikolatası ve şampanya getirdi. | Open Subtitles | لقد إشترى شوكلاتة بلجيكية وشامبانيا |
Artık Belçika vatandaşısın. | Open Subtitles | لقد أصبحتِ بلجيكية الآن. |
Belçika esprisi bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أي نكات بلجيكية |
O zaman şimdi bir Belçika esprisi yapayım. | Open Subtitles | إذن أنا اعرف نكتة بلجيكية |
- Belçikalı. - Kitap okuması anlaşıldı. | Open Subtitles | إنها بلجيكية هذا يفسر هواية القراءة |
Belçikalı film yıldızı mı? | Open Subtitles | ممثلة بلجيكية ؟ |
- Rehberin kim? Ben Belçikalı sürrealist Magritte'i kullanıyorum. | Open Subtitles | - حسناً، أستخدم (ماجريت)، فنانة سريالية بلجيكية |
Fransız değil. Belçikalı. | Open Subtitles | انها ليست فرنسية انها بلجيكية |
Babam Alman, annemse Belçikalı. | Open Subtitles | -أبي كان ألمانياً، وأمّي بلجيكية |