"بما يفعله" - ترجمة من عربي إلى تركي

• ne yaptığını
• ne yaptığı
• ne yapması gerektiğini
• yaptıklarını
• neler yaptığını ve

- ne yaptığını biliyordu. - Nerede o?
ــ لقد كان علي علم بما يفعله ــ أين هو ؟

Keşke ona "ne yaptığını biliyorum" diyebilsem.
. و أتمنى ان استطيع أن أخبر احد اننى اعلم بما يفعله

Ve insanların bu şeylerle ne yaptığını düşünme.
وحاولي عدم التفكير بما يفعله الناس بهذه.

Sınıfa ağzında sigarayla girmedikçe, okul dışında ne yaptığı beni ilgilendirmez.
لست مهتم بما يفعله خارج المدرسة, طالما لا يأتي الفصل وهو يدخن.فلا بأس؟

Başka annelerin ne yaptığı umurumda değil. Anlaşmıştık.
أنا غير مهتم بما يفعله الأمهات الاخريات,بيلى لقد أتفقنا

Ve artık senin Carl'a ne yapması gerektiğini söylemenin vakti geldi.
و أعتقد أن الوقت حان لتخبر "كارل" بما يفعله

Ona benimle tanıştığınızı söyler, bana yaptıklarını bildiğinizi hissettirirseniz belki sizin söylüyor olmanız bir anlam ifade eder.
إذا كان بإمكانك أن تخبره بأنك قد قابلتني ودعه يعلم بما يفعله لي ربما، إن جاءت منك، قد تعني شيئًا

- Acaba şuradaki adamın tek başına ne yaptığını söyleyebilir misiniz?
بما يفعله هذا الرجل، بوقوفه هناك بمفرده على هذا النحو؟

Burada ne yaptığını, bu aileyi nasıl mahvettiğini bilmeli.
يجب عليه العلم بما يفعله هنا وإنه يدمر العائلة

Ne oldu, paralarını saymaktan bu pisliğin insanlara ne yaptığını unuttun mu?
ماذا، هل كنت منشغلاً في عد مالك عن التفكير بما يفعله هذه الترهة بالناس؟

Sen, onlara Joshua'nın ne yaptığını söyleyecek misin?
هل ستتصل بهم و تخبرهم بما يفعله [جوشوا] ؟

BeIki babam ne yaptığını biIiyordu.
لربّما أبي كان مدرك بما يفعله.

Valack'ın ne yaptığını bilmesine imkân yok. Neden Lydia'yla bu kadar ilgileniyor ki?
من المستحيل أن يكون عليماً بما يفعله (فالاك)، ما سبب إهتمامه الشديد بها؟

Delirmiş olmalı. Ben sana, onun ne yaptığını söylüyorum!
اخبرك بما يفعله

Benim umurumda olan Lane'in ne yaptığı.
أنا لا أهتم بما يفعله المراهقين لاأُريدُ لَين تَعمَلُ ذلك.

Joe'nun Tessa'yla ne yaptığı ya da nereye gittiği ya da ne yaptığı umurumda değil...
لا أهتم بما يفعله جوى مع تيسا ولا بمكان ذهابهم

ne yaptığı beni ilgilendirmez. yaptıklarını, telefonda yapmasın.
سيد " كونراد " صدقني , لا اهتم بما يفعله كل ما أريده هو ان يتوقف عن فعله عن طريق هاتفي

ne yaptığı seni neden ilgilendiriyor ki?
وما شأنكِ أنتِ بما يفعله ؟

Aslana ne yapması gerektiğini kardeşi söylüyor.
المروض الذي يأمر الأسد بما يفعله

Stuart'ın yaptıklarını birine söyleyeceğinden korkuyorum.
أنا خائف أنها قد تخبر أحدا بما يفعله ستيوارت

En azından rakibimizin fabrikada neler yaptığını ve Maple halkını nasıl manipüle ettiğini söyleyebilir.
كحد أدنى ستكون على علم بما يفعله ندنا في المصنع، وكيف يتلاعب بأهل (ميبول)