Bir daha da birisine sürpriz parti yaparsam iki olsun. | Open Subtitles | حسناً, إن هذه هي آخر مرة أقوم بمفاجأة أحدٍ بحفلة |
Hey, beraber kaçtık,.. ..birlikte olmamız bir sürpriz değil zaten. | Open Subtitles | لقد قمنا بالفرار معاً ليست بمفاجأة من أننا مازلنا معاً |
Ağzını aç ve gözlerini kapat, bir büyük sürpriz kazanacaksın. | Open Subtitles | افتح فمك وأغلق عيناك، وستحظى بمفاجأة كبيرة |
Hepinizin huzurunda, aslında söylememem gereken bir sürprizi bu mutlu günde, sizlerle paylaşmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أشارككم جميعاً بمفاجأة لا يفترض أن أتحدث عنها في الواقع |
Dün gece hamile olduğumu öğrendiğim için Jay büyük bir sürprizle karşılaşacak. | Open Subtitles | الليلة الماضية,عرفت انني حامل لذا سيحظى جاي بمفاجأة كبيرة |
Kaptan kendi için yapılacak sürpriz partiyi nasıl onaylasın? | Open Subtitles | كيف للكابتن أن يحتفظ بمفاجأة الحفلة لنفسه؟ |
"gelmesinden korktuğunuz o saat... "hoş bir sürpriz gibi gelir. | Open Subtitles | الساعة التي تمر دون أن تنتبه لها ربما تأتي لك بمفاجأة |
İnanılmaz bir ziyafetle bize sürpriz yapacağını biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أنك سوف سوف تقومي بمفاجأة جميلة لنا على المأدبة |
Cumartesi patronunun doğum günü ve gelip sürpriz yapacak bir striptizci arıyorduk. | Open Subtitles | إن عيد ميلاد رئيسه يوم السبت وكنا نبحث عن شخص ما يمكن أن يأتى ويقوم بمفاجأة ، تعرى |
Galiba zihnimin gerilerinde bir yerde, güzel bir sürpriz umuyordum. | Open Subtitles | أظن أنني في عقلي الباطني كنت آمل بمفاجأة سارّة |
Ne zaman yağmur yağsa, ertesi gün sürpriz bir sınav oluyor. | Open Subtitles | في كل يوم تمطر، اليوم الموالي له تقوم بمفاجأة |
İşler spontane gelişti, büyük sürpriz oldu. | Open Subtitles | كانت تلك مفاجأة اللحظة وأتت بمفاجأة كبيرة |
Eğer bekliyorsan bir sürpriz olmaz, değil mi? | Open Subtitles | حسنا، إنها ليس بمفاجأة إذا كنتِ متوقعتها، أليس كذلك؟ |
Koşuşturup duruyor işte sana büyük bir sürpriz hazırlayacak. | Open Subtitles | اوه , انها تحوم بالارجاء محاولتا ان تفاجاك بمفاجأة جميلة |
sürpriz partini çok büyük bir sürprizle mahvettim. | Open Subtitles | أفسدت حفلة ميلادك المُفاجِئة بمفاجأة كبيرة |
Bugün bize sürpriz yapan bir bunlar olmayacak yalnız. - Baş komiser Lance'i mi diyorsun? | Open Subtitles | لسنا الوحيدين الذين حضروا الليلة بمفاجأة متواضعة. |
Bütün bunların size sürpriz olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | اسمعا أعرف بأن كل هذا كان أشبه بمفاجأة بالنسبة لكما |
Tamam, o kadar da sürpriz olmadı. | Open Subtitles | حسناً , ولكنها ليست بمفاجأة كبيرة |
Hep bir doğumgünü sürprizi olurdu. | Open Subtitles | لقد حظى دائما بمفاجأة عيد الميلاد |
Hepinizin huzurunda, aslında söylememem gereken bir sürprizi bu mutlu günde, sizlerle paylaşmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أشارككم جميعاً بمفاجأة |