Sen de onu bulmayı görev falan mı edindin? | Open Subtitles | إذن تريد أحد بمهمّة البحث عنها أو شيء من ذلك؟ |
Eyalet savcılığından yeni bir görev aldım. | Open Subtitles | كُلّفت بمهمّة جديدة من طرف المدّعي العام. |
Eğer 2. veya 3. derece isen yalnız başına bir göreve gidemezsin. | Open Subtitles | وإذا أنت من المستوي الثالث أو حتى المستوى الثاني , أنت لا تستطيعِ الاستمرار بمهمّة بمفردك. |
Uzun yol. Senle yine boktan bir göreve verildik. | Open Subtitles | إنها مسافة طويلة، نحن الاثنان نقوم بمهمّة تافهة أخرى |
Geçen hafta herkese babalık günlüğü tutma görevi vermiştik. | Open Subtitles | في الأسبوع الماضي أوكلتكم بمهمّة و هي تدوين يوميّات أبويّة |
Bu dulun kurtarma görevi için hırsızlara ihtiyacı yok. | Open Subtitles | هذه الأرملة لا تحتاج إلى لصوص للقيام بمهمّة إنقاذ |
- Endişelenme. Yapmam gereken bir iş vardı hepsi bu. | Open Subtitles | لاتقلق، كنت أقوم بمهمّة أخرى هذا كلّ مافي الأمر .. |
En azından ufak bir başarı şansı olmazsa kurtarma görevine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا لن أسمح بمهمّة إنقاذ مالم اتأكد ان هناك على الأقل فرصة بعيدة للنجاحِ. |
Aramızda bir oyun oynuyoruz ve ekibim bana bir görev verdi. | Open Subtitles | هناك رهان وفريقي كلّفني بمهمّة |
Memure Trina Coffey ve ben, bu özel görev için yetkilendirildik. | Open Subtitles | الضابطة ترينا Coffey ونفسي كُلّفَ بمهمّة مَع a تفصيل فَخِّ. |
-Önemi yok. Rütbeli bir subaydan almış olduğunuz görev emri vardı. | Open Subtitles | عندما يأمرك ضابط مسؤول بمهمّة... |
Aşağı geliyorum. görev alacağım. | Open Subtitles | أنا قادمة، سأتكلّف بمهمّة |
Volkoff Endüstri'de gizli göreve gidiyorum. Onları içten yok edeceğim. | Open Subtitles | أنا ذاهبة بمهمّة سرّيّة إلى مصانع (فولكوف) سوف أقضي عليهم من الداخل |
Kısa bir süre sonra, Nazanin Boniadi adlı bir tıp hazırlık öğrencisi olan genç bir Scientologist'e özel bir göreve tayin edildiğini söylediler. | Open Subtitles | بعد ذلك مُباشرة, قالوا لطالبة طب ساينتولوجية شابة... تُدعى (نازانين بونيادى), بأنهم سيعهدون اليها بمهمّة خاصة. |
Ve birincisinin de bunun ilk saha görevi olduğunu biliyorum. Öyle değil mi? | Open Subtitles | أعلم أنّ أوّل سرّ هو أنّ هذه أوّل مرّة تقومي بمهمّة ميدانيّة، أليس كذلك؟ |
Ve birincisinin de bunun ilk saha görevi olduğunu biliyorum. Öyle değil mi? | Open Subtitles | أعلم أنّ أوّل سرّ هو أنّ هذه أوّل مرّة تقومي بمهمّة ميدانيّة، أليس كذلك؟ |
- Egomun üstesinden gelmem için beni zorlayacağı imkânsız bir iş yaratıyorsun! | Open Subtitles | تكلفني بمهمّة مستحيلة سترغمني ذاتي على تنفيذها |
Bu kolay bir iş değil. Gerçekte, hiç kimse başaramadı. | Open Subtitles | ، هذه ليست بمهمّة سهلة ففي الواقع لم ينجح أي أحد في تنفيذها |
Ben bir kurtarma görevine çıktığımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتُ أنّنا سنذهب بمهمّة إنقاذ |
Bir süre önce Berlin'de elçilik görevine atanmıştı. | Open Subtitles | تمّ تعيينها بمهمّة ببرلين. |