Ben ona yeteri kadar sarıldım, o da yeteri kadar hayal kırıklığına uğrattı. | Open Subtitles | أعطيته ما يكفي من عناق و خيب أملي هو بم يكفي |
Gerçekten bir anne olmak için yeteri kadar sorumluluk sahibi olduğunu düşünüyor musun? | Open Subtitles | أتعتقدين أنّك مسؤولة بم يكفي لتكوني أما؟ |
Kendi içinde, Wilson, yeteri kadar ilgili olursa asla ölmeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | بداخله، يعتقد (ويلسون) أنه إذا اهتم بم يكفي لن يضطر للموت |
Ciğerlerinde hareket eden havayı bulmamıza yetecek kadar radyoaktif. | Open Subtitles | إنه مشع بم يكفي لنا لمراقبة الهواء المار برئتيك |
O kutunun, kendine yeni bir denizaltı hayali kurmana yetecek kadar büyük olduğunu umarım derdim. | Open Subtitles | أرى أنه من الأفضل أن يكون الصندوق كبيراً بم يكفي كي يتسع لغواصة جديدة لك |
Kendi içinde, Wilson, yeteri kadar ilgili olursa asla ölmeyeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | بداخله، يعتقد (ويلسون) أنه إذا اهتم بم يكفي |
Polislere benim için yeteri kadar yalan söyledin. | Open Subtitles | كذبت على الشرطة بم يكفي لأجلي |
Polislere benim için yeteri kadar yalan söyledin. | Open Subtitles | كذبت على الشرطة بم يكفي لأجلي |
Endişe etmelerine yetecek kadar. | Open Subtitles | - بم يكفي ليقلقا |