Orada bir ev inşa edebiliriz. Sadece sen ve ben, tatlım. | Open Subtitles | بأمكاننا بناء منزل هناك في الأعلى انا وانت فقط , يقطينتي |
Şu sıralar oyunu şöyle uyarlıyoruz, yeni bir oyuncu bir ev tasarladığında otomatik olarak ihtiyacı olan birinin evine katkıda bulunuyor. | TED | نحن حالياً نلائم لعبتنا بحيث عندما يقوم اللاعبون ببناء منزل، فإنهم يساهمون في بناء منزل لشخص محتاج. |
Gerçekten kafam karıştı. Neden Dennis York, William'ın ev yapmak istediği bir araziyi almak istesin? | Open Subtitles | لماذا تريد دنيس يورك الأرض التي اراد وليام بناء منزل عليها؟ |
Bir kere görsen, sen de oraya bir ev yapmak istersin! | Open Subtitles | ما أن تراه حتى تتمنى بناء منزل عليه |
Tüm bunları "Bize bir ev yapacaktım" demek için yaptım ama ben ev yapmam çünkü ben bir cerrahım ve şimdi de sakat beyinli bir ezik gibi hissediyorum burada. | Open Subtitles | و هناك، هذه الغرفة حيث يمكن لأولادنا اللعب أعرف أن لديك حلم بناء منزل لنا لكنني لا أبني منازل لأنني جرّاحة |
Bu bir idari ücret. Siz evi inşa ederken.. | Open Subtitles | انها رسوم ادارية، لمن يود بناء منزل جديد |
Zengin biriyle evli olan ve gelişmekte olan Gangnamda yaşan bir kadın .., neden Jeju Adasında küçük bir ev yaptırmak ister? | Open Subtitles | بالنسبة لإمرأه متزوجه غنية تعيش حياة مزدهره في جانغ نام لماذا تريدين بناء منزل في جزيرة جيجو الصغيره ؟ |
Her inşa ettiğimiz 10 evle ihtiyaç sahiplerine bir ev inşa edebiliyoruz. | TED | لذلك مقابل كل 10 منازل نبنيها، يمكننا بناء منزل لشخص محتاج. |
Annem der ki, eğik bir zemine düz bir ev inşa edemezsin. | TED | قالت أمي لا تستطيع بناء منزل سليم على أساس أعوج. |
Bunu her defasında bir ev inşa ederek yapmıyor. | TED | أنها لم تفعلها ببساطة عن طريق بناء منزل واحد في كل مرة |
Bir işçi ailesine bir ev 1 5.000 marka mal olursa ve bir akıl hastanesi yapmak ve yönetmek için 6 milyon mark gerekiyorsa akıl hastanesinin parasıyla kaç tane işçi lojmanı yapılabilir? | Open Subtitles | نعلم أن كلفة بناء منزل لعائلة عامل هو 15000 مارك بينما نحتاج 6 ملايين مارك |
Eninde sonunda oraya bir ev inşa edeceğimizi düşünüyorum. Küçük bir arka bahçe. | Open Subtitles | أتوقع أننا سنتمكن من بناء منزل في نهاية المطاف عليه، وسيكون ذا فناء خلفي صغير |
Yani yeni bir ev yapmak için kimler gerekiyorsa. | Open Subtitles | كل ما يتطلب بناء منزل جديد |
Tüm bunları "Bize bir ev yapacaktım" demek için yaptım ama ben ev yapmam çünkü ben bir cerrahım ve şimdi de sakat beyinli bir ezik gibi hissediyorum burada. | Open Subtitles | و هناك، هذه الغرفة حيث يمكن لأولادنا اللعب أعرف أن لديك حلم بناء منزل لنا لكنني لا أبني منازل لأنني جرّاحة |
Hayallerimizdeki evi inşa ettiriyoruz. | Open Subtitles | نحن في منتصف بناء منزل احلامنا معا. |
Londra'da böyle bir ev yaptırmak bir ömür sürer. | Open Subtitles | بناء منزل كهذا في (لندن) يستغرق الحياة بأكملها |