| pantolonunu giy, Al. Şehir merkezine gidiyoruz. | Open Subtitles | إرتدي بنطالك يا آل, سنذهب الى قلب المدينة |
| pantolonunu bile bırakamadığın bir yer sence nasıldır? | Open Subtitles | أريد أن أعرف أي مكتب هذا حيث لا يمكنك أن تترك بنطالك |
| Ama kocaman bir fahişedir. Yani, pantolonun üstündeyken işi bitirir. | Open Subtitles | لكنها عاهرة كبيرة ، أعنى تلعق قضيبك من خلال بنطالك |
| Griffin, beni pantolonunun üzerinde olduğunu inandırana kadar sana doğru bakmayacağım. | Open Subtitles | جريفن , انا لن انظر اليك حتى تؤكدلي انك لابس بنطالك |
| İyi bir WC bulamazsan, Pantolonuna işersin. | Open Subtitles | كنت تتبول في بنطالك قبل أن تعرف كلمة دورة مياه |
| Erkeklerin ihtiyacı olan, gireceksin girişte pantalonunu çıkaracaksın ve o şekilde gezeceksin. | Open Subtitles | ما يحتاج إليه الرجال هو مكان للتسوّق بحيث تدخل، وتسلّم بنطالك عند الدخول وتتجول بسروالك التحتي |
| Şaha kalkmışsın neredeyse pantolonunu patlatacak. | Open Subtitles | وكنتَ كبيراً جداً كان سينفجر خارج بنطالك |
| Bu yüzden pantolonunu al ve hemen evine git dolanma sokaklarda parayı birdahaki sefere vereyim | Open Subtitles | لذلك خذ بنطالك وأسرع إلى البيت سأدفع لك في المرة القادمة |
| pantolonunu ve iç çamaşırını indirip şu meşhur aletini bize en az 10 saniyeliğine göstermeni istiyorum. | Open Subtitles | أتحداك في جذب بنطالك و سروالك التحتي و ترينا عضوك الشهير على الأقل لمدة 10 ثوان |
| Kıçından çıkıp pantolonunu patlatırdı her halde. | Open Subtitles | حسناً سنتفجر مؤخرتك و تحرج من بنطالك على ما أعتقد |
| pantolonunu çıkarmalısınız. Oturması gerekiyor. Ona bir sandalye getirin. | Open Subtitles | عليك أن تخلع بنطالك وتجلس احضري له كرسياً |
| Ben o pantolonun içinde dışarı çıkmayı bekleyen, güzel bir şey olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أشعر أن تحت بنطالك الجينز هناك شيئاً رائعاً ينتظر أن يخرج. |
| Bu arada, bu iş için sizden aldığımız pantolonun cebinde 5000$ bulduk. | Open Subtitles | بالمناسبة لقد وجدنا ال 5000 دولار التي سرقتها من هذا العمل في جيب بنطالك الجينز |
| pantolonun çok sıkı, çıkaramayabilirsin. | Open Subtitles | بنطالك ضيّق جداً، لن تقدر أبداً على إخراجها |
| Tatlım, sende olup bende olmayan tek şey pantolonunun içindeki. | Open Subtitles | عزيزى، الشئ الوحيد الذى تملكه وليس عندى، ما بداخل بنطالك |
| pantolonunun üzerinden sesin gelmiyor. | Open Subtitles | ما هذا ؟ أنا لا استطيع سماعك من خلال بنطالك |
| Neyse ki sıra Pantolonuna gelmeden oyun bitti. | Open Subtitles | من الجيد أن اللعبة توقفت قبل أن ترهن بنطالك |
| pantalonunu pislettin ve yıkanmayalı günler oldu. Şimdi, lütfen yardımcı ol. | Open Subtitles | لا بد ان بنطالك قذر فانت لم تذهب للحمام منذا ايام, تعاون معي |
| Öyle de altına yapıyorsun. Artık bizim altımızda bir şey yok. | Open Subtitles | تغوطي في بنطالك أيضا لم يعد هناك ما هو دني علينا |
| Hücrende kendini Pantolon askılarından tavana asmış halin gözümün önüne geliyor. | Open Subtitles | لقد رأيتك بالفعل معُلق من بنطالك . فى زنزانة السجن |
| Ve kurbanın kanı arabanın her tarafına sıçramıştı ama senin Pantolonunda bir damla bile yoktu. | Open Subtitles | وكانت هناك دماء منتشرة بكل انحاء السيارة ولكن لم يكن يوجد اى منها على بنطالك |
| Pekala Bay Griffin, ptostatınızı kontrol etmem için pantolonunuzu çıkarmanız gerekiyor. | Open Subtitles | سيد غريفن انا احتاج منك ان تنزل بنطالك وسوف نفحص البروستات خاصتك |
| Bağışlamanız için yalvarıyorum. Smithers, onu pantolonundan içeri dök. | Open Subtitles | أرجو مغفرتك يا طفل، ضع هذا داخل بنطالك يا سميثرز |
| İşte buradasın. Bu sabah yatağımda senin bir çift Külotunu buldum. | Open Subtitles | وجدت زوجاً من بنطالك على سريري هذا الصباح |
| Ve ya donunu parçalayıp hiç istemeyeceğin bir yere hiç istemeyeceğin birşeyi sokarım. | Open Subtitles | او ربما سوف اشق بنطالك واعطيك شئ انت لا تريده |
| Dikkatli ol, pantolonu batıracaksın. Araba çok pis, paslı. | Open Subtitles | انتبهي , وإلا ستزيتين بنطالك سيارة مسكينة.مصدئة |
| Ondan sonra polislere, donunun nereye gittiği konusunda yalan söylersin. | Open Subtitles | وبعد ذلك ، ستكذبين علي ضابط حول أينما ذهب بنطالك. |
| Yakında pantolonların dünyanın haşin çekiminden kurtulacak ve cennete yükselecekler. | Open Subtitles | قريباً بنطالك سيودع الأرض و يقطع علاقته بها و يصعد إلى السماوات |