Muhammed Yunus, bunu Bangladeş'te mikro krediyle finanse etti. | TED | موّل محمد يونس هذه بقروض صغيرة في بنغلادش. |
Bangladeş şu an dünyadaki en hızlı yayılan ülke: Gece ve gündüz dakikada ortalama 2 şebeke. | TED | بنغلادش الآن هي أسرع دولة نامية في التطور في العالم، نظامين كل دقيقة في المتوسط نهاراً وليلاً. |
Geçenlerde bir grup, taşınabilir sinemamızı Bangladeş'ten Suriye'ye götürmek istediklerini söyledi. Biz de bildiklerimizi onlarla paylaşıyoruz. | TED | مؤخرا، تواصل البعض معنا لأخذ السينما المتنقلة إلى بنغلادش وسوريا وقد شاركنا ما تعلمناه معهم |
1900 yılında Bangladeş'le aynı çocuk ölüm oranına sahip onların daha düşük geliri olmasına rağmen. | TED | نفس معدل وفيات الأطفال في بنغلادش سنة 1990 مع أن دخلهم أدنى. |
İşçiler yorucu ve zor iş günlerinden geri dönüyorlardı ve Bangladeşli bir inşaat işçisi ile sohbet etmeye başladım. | TED | كان الموظفون يتوافدون عائدين من عملهم الشاق تحدثت إلى موظف بناء من بنغلادش |
Bangladeşli bir inşaat işçisi, ona yıllık 2.000 dolar kazandıran bir iş için, ortalama 4.000 dolar iş bulma ücreti ödüyor. | TED | يدفع عامل بناء من بنغلادش ما يعادل 4,000 دولار كرسوم توظيف من أجل وظيفة يجني منها 2,000 دولار سنويًا |
Bangladeş'de, bir adam düşünülmeyeni düşündü ve sadece fakirlere borç veren bir banka kurdu. | Open Subtitles | في بنغلادش هناك شيئ جد إيجابي فأوجدت البنوك اللتي توفر قروضا للفقراء |
Ya da ben Güney Kore olayım, sen Bangladeş ol. | Open Subtitles | أو أستطيع أن أكون , كورية الجنوبية و أنت تستطيع أن تكون , بنغلادش |
Bangladeş'teki ailesi ona yalvardı: "Evine gel." | TED | عائلته في بنغلادش توسلت إليه، "إرجع إلى وطنك ." |
Bangladeş Hindistan'a yetişiyor. | TED | انظروا الى بنغلادش كيف تلاحق الهند |
Aynen Bangladeş'de olduğu gibi. | Open Subtitles | أو لري المحاصيل "كما هو الحال في "بنغلادش |
Bu adamlar sahtecilik yaptığı için Bakersfield'dan Bangladeş'e yaşlı insanlar soğutma sistemlerine erişim imkanları olmadığı için helak oldular. | Open Subtitles | لأن هؤلاء الرجال ارتكبوا أحتيالاً مواطنون كبار السن من (بيكرسفيلد) في بنغلادش لقوا حتفهم لأن لاوصول لهم بـأنظمة التبريد |
Bir hortum Miami'yi harap etmiş ve bir kasırga Bangladeş'i mahvetmiştir. | Open Subtitles | دُمرت (ميامي) بإعصار مداري أما (بنغلادش) دُمرت بإعصار حلزوني |
Bangladeş için şükürler olsun. | Open Subtitles | و الحمد لله على وجود بنغلادش |
(Alkışlar) Burada 40,000 $ kişi başına geliri olan Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, Rusya, İran, Meksika, Türkiye, Cezayir Endonezya, Hindistan ve Amerika'nın yüzde beşinden az kişi başına düşen gelire sahip Bangladeş ve Vietnam'ın kadın başına aynı bebek sayısına sahip olduğunu görüyoruz. | TED | (تصفيق) وهذه بلدان من الولايات المتحدة هنا، بدخل 40,000 دولار للفرد الواحد، فرنسا وروسيا وإيران، والمكسيك وتركيا والجزائر، وإندونيسيا والهند وعلى طول الطريق إلى بنغلادش وفيتنام، والتي لها أقل من خمسة في المئة من دخل الفرد في الولايات المتحدة ونفس عدد الأطفال لكل امرأة. |
Bangladeş'in çoğu sular altında. | Open Subtitles | ومعظم (بنغلادش) استردها البحر |
Bangladeş. Bolivya. | Open Subtitles | (بنغلادش) ، (بوليفيا) |
Ve Bangladeş'de balayı. | Open Subtitles | وشهر العسل في (بنغلادش)! |
Bu sadece Bangladeşli inşaat işçilerinin değil, bütün işçilerin durumu. Bu sorundan muzdarip milyonlarca göçmen işçi var. | TED | لا يقتصر الأمر على موظفي البناء من بنغلادش بل يشمل جميع الموظفين هناك ملايين الموظفين المهاجرين الذي يعانون من هذه المشكلة |