| Fakat buradaki nokta, filtreler her zaman aynı şeyleri içeride tutarlar. | TED | لكن الأمر حول هذه المصفاة هو أنها دومًا تحتفظُ بنفس الأشياء. |
| - Arkadaşken de aynı şeyleri yapıyor olmamız seni rahatsız etmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يقلقك أننا نقوم بنفس الأشياء كالتي عندما كنا مجرّد أصدقاء؟ |
| Bir gün aynı şeyleri, aynı nedenlerden dolayı sen de yapacaksın. | Open Subtitles | ويوماً ما، ستقومين بنفس الأشياء لنفس الأسباب |
| Her gece aynı şeyleri yapmaktan, aynı insanları görmekten aynı müziği dinlemekten yorulmadın mı? | Open Subtitles | ألا تسأم القيام بنفس الأشياء كل ليلة ورؤية نفس الاشخاص والاستماع لنفس الموسيقى؟ ذلك من واجبات العمل |
| Aynı küçük odaya tıkılıp kalıyor, "aynı giysileri giyiyor, ve yıllar boyu" aynı şeyleri anlatıp duruyor. | Open Subtitles | فأي شخص عالق في نفس ... الغرفة الضيقة بنفس الملابس السيئة ... بنفس الأشياء ، عاماً بعد عاماً |
| Onlar da aynı şeyleri düsünüyorlar. | TED | هم يفكرون بنفس الأشياء. |
| Ve merak ettim, Bryce için hâlâ, aynı şeyleri mi hissediyordum? | Open Subtitles | وتساءلت، هل ما زلت أشعر بنفس الأشياء حول (برايس)؟ |
| Her zaman aynı şeyleri yapıyordun. | Open Subtitles | أنت دائما تقوم بنفس الأشياء. |
| Helen, kabul et. Biz artık aynı şeyleri istemiyoruz. | Open Subtitles | ،)اعترفي بهذا يا (هيلن .ما عدنا نرغب بنفس الأشياء |
| Hepimiz aynı şeyleri hayal ederiz... | Open Subtitles | "جميعنا نحلم بنفس الأشياء..." |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 