Bize, hemcins evliliğinin yasal durumu ve evlat edinmenin yasal durumu hakkında anlayışlı bir tartışma örneği gösterdin. | Open Subtitles | لقد قمتم بنقاش واع حقاً بالنسبة لشرعية الزواج للمثل و شرعية التبني. |
"Yankesici" filmi, suç ve haklardan mahrum olmakla ilgili bir tartışma başlattı. | TED | فيلم "النشال" بدأ بنقاش حول جرم الحرمان من الحقوق. |
Burada bilimsel bir tartışma yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أحظى بنقاش علمي |
Herhangi birini kovmalarını söylediğin anda adamın maaşına ne kadar zam yapacaklarını tartışmaya başlarlar. | Open Subtitles | انت تعرف انه في اللحظة التي تزكي طرد احدهم يبدأون بنقاش حجم المكافأة التي سيعطونه اياها |
Böylece o gece Barney Amcanızla kimin Robin'i hak ettiğine dair sakin ve aklı başında bir tartışmaya tutuştuk. | Open Subtitles | تلك الليلة جلسنا أنا وعمكم (بارني) لنحضى بنقاش هادئ ومنطقي عن من يستحق (روبن) أكثر |
Tüm ciddi eski sevgililerimiz hakkında konuşmuştuk. | Open Subtitles | . حسناً , لقد حضينا بنقاش بشأن كل العلاقات السابقة |
Lori'yle zaten konuşmuştuk. | Open Subtitles | لقد قمنا بنقاش هذا الموضوع مع لوري |
Gerçek bir münazara yapmaktan acizsiniz. | Open Subtitles | انت غير قادر على القيام بنقاش حقيقي |
Hey, vovv! Bu, kişisel bir tartışma değil. | Open Subtitles | هيا, هذا ليس بنقاش شخصي. |
Bu lanet olası bir tartışma değil. | Open Subtitles | هذا ليس بنقاش لعين |
Geçen gece büyük bir tartışma vardı. | Open Subtitles | حظينا بنقاش ضخم تلك الليلة |
Nell, Hetty'le siyasi bir tartışmaya giren en son kişi soluğu malulen emeklide aldı. | Open Subtitles | نيل) آخر شخص قام) (بنقاش سياسي مع (هيتي إنتهى به المطاف للتقاعد بسبب العجز |
Lori'yle zaten konuşmuştuk. | Open Subtitles | لقد قمنا بنقاش هذا الموضوع مع لوري |
Sigorta konusunu konuşmuştuk. | Open Subtitles | لقد قمنا بنقاش التأمين. |
Bu bir münazara değil. | Open Subtitles | هذا ليسَ بنقاش. |