Aynen bir saat önce Benjamin Raspail'in başında bulduğumuz gibi. | Open Subtitles | تماما مثل التى وجدناها فى راس بنيامين راسبيل منذ ساعه |
Bildiğimiz tek şey, FBI da Benjamin O'Ryan diye birinin hiç olmadığı. | Open Subtitles | هناك شيء واحد اعرفه بان بنيامين اوريان كان من الاف بي اي |
Pekala, Benjamin Cahill hakkındaki en iyi şeyi öğrenmek ister misin? | Open Subtitles | هم. كل الحق، كنت تريد أن تعرف أفضل شيء بنيامين كاهيل؟ |
Ancak, uzmanlaşmamın istenmesi, sadece Michelangelo, Leonardo da Vinci, Benjamin Franklin gibi o çok yönlü bilim adamlarını, tam tersini yapan insanları, gerçekten takdir etmeme sebebiyet verdi. | TED | ومع ذلك، حثي على التتخصص تسبب حقيقة فقط في تقدير هؤلاء الباحثين المتعددي الثقافة مثل مايكل أنجلو، ليوناردو دا فينشي، بنيامين فرانكلين، الناس الذين فعلوا العكس تماما. |
Atların en kuvvetlisi ve büyüğü Boksör... ve onun sadık arkadaşı eşek Benjamin geliyordu. | Open Subtitles | الاكبر والاقوى من بين خيول المزرعة وصديقه المخلص الحمار بنيامين |
Ama en büyük ilham, gece gündüz demeden tüm vaktini çalışmaya harcayan Boksör'den ve Benjamin'den geliyordu. | Open Subtitles | لكن الالهام الاعظم كان ياتي من بوكسر الذي مع صديقة بنيامين كان يعمل من الفجر الباكر حتى الساعات المتاخر على مدار الفصول |
Boksör ve Benjamin yıllar yılı tüm güçleriyle çalışmışlardı. | Open Subtitles | بنيامين وبوكسر استمروا بالعمل والعمل وتهبين انفسهم سنة تأتي واخرى تمضي |
Benjamin'in kitabı. Cildini dağıtacaksın. | Open Subtitles | أي كتاب مِن قِبل بنيامين قَدْ تُمزّقُ الغلاف. |
Gerçek adı Benjamin Raspail, benim eski bir hastam duygusal bağlantıları, egzotik diyebileceğimiz biri. | Open Subtitles | اسمة الحقيقى هو بنيامين راسبيل مريض سابق من مرضاى كانت لدية اضطرابات عاطفية |
Hava soğuk. Gidelim. Benjamin arabayı kullanır. | Open Subtitles | إن الطقس بارد ، هيا بنا نذهب وسيقلنا بنيامين إلى المنزل |
İlginç birşey okudum. Benjamin Franklin'in çift odaklıları icat ettiğini biliyor muydun? | Open Subtitles | أقرأ شيئ ما ممتع , تعرف أنّ بنيامين فرانكلين اخترع |
Benjamin'den başka hiç kimse onu doğru düzgün çalıştıramadı. | Open Subtitles | لا أحد لكنّ بنيامين كان يمكن ان يعمله في أيّ وقت حقّ الجري. |
Hedefin adı Benjamin Diaz. Takma adı Tank. | Open Subtitles | اسم الهدف هو بنيامين دانز والمعروف بالدبابة |
- Hedefin adı Benjamin Diaz. Namı-ı diğer Tank. | Open Subtitles | اسم الهدف بنيامين دانز والمعروف بالدبابة |
Yıllardan 1996'ydı. Benjamin Netanyahu, İsrail'in başbakanı seçilmişti. | Open Subtitles | في عام 1996 , أنتُخب بنيامين نتياهو كرئيس وزراء إسرائيل |
Benjamin Gerald Tyler 14 Ocak 1979'da Kanada'nın Toronto kentinde dünyaya geldi. | Open Subtitles | .جيرالد بنيامين تايلر ولد في 14 يناير 1979 قي تورنتو كندا |
Benim gibiler, 100 doların üzerindeki Benjamin Franklin ve 5 ikiz kardeşi tarafından kurtarılmadığı sürece, zamanını boşuna harcıyorsun. | Open Subtitles | إذا لم يكن من حرّر شعبي هو بنيامين فرنكلين و إخوته الخمسة التوائم فأنت تضيع وقتك |
- İkile de yetişkinler konuşsun Benjamin. | Open Subtitles | مرحبا بنيامين. اتركنا ودع الكبار يتحدثون |
İhtiyar küresel TV'de, Benjamin. | Open Subtitles | الخاص بك الرجل العجوز التلفزيون العالمية هناك، بنيامين. |
Evet, Bünyamin, bana annen ve babandan söz et. | Open Subtitles | حسنا ً يا بنيامين أخبرني عن أبيك و أمك |
Simon Shimoran Benyamin, huzur içinde yat. | Open Subtitles | (سيمون شيمورُون بنيامين) اُرقد في سلام |