Uzun bir gün olacağını biliyorum ama buraya onu çok önemsediğimiz için geldik. | Open Subtitles | أعرف أنه سيكون يوم طويل لكن جميعنا هنا بسبب أننا نهتم بها كثيراً |
Ve onu çok fazla düşünmediğim günler gelmeye başladı. | Open Subtitles | وبعدها أتى الوقت حيث لم أعد أفكّر بها كثيراً |
Richard onu çok sık düşünür olmuştu. | Open Subtitles | اصبح يفكر بها كثيراً ويمضي ساعات كثيره بالنظر للصور |
Ona iyi bakacağım. | Open Subtitles | سأعتني بها كثيراً |
- Anahtarınız. - Ona iyi bakmanı istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | -أريدك أن تعتني بها كثيراً |
Onun için kariyerinden vazgeçebildiğine göre ona çok değer veriyor olmalısın. | Open Subtitles | لابد أنك تهتم بها كثيراً حتى تتنازل عن عملك من أجلها |
10 yaşındayken onu çok mu düşünürdün? | Open Subtitles | أكنت تفكر بها كثيراً عندما كنت في العاشرة من العمر؟ لا أتذكر شيئاً عندما كان عمري 10 أعوام |
onu çok sevdiğimi, devamlı düşüncelerimde olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرها أننى أحبها كثيراً وأنا أفكر بها كثيراً |
onu çok düşündüm çünkü bir gün | Open Subtitles | أفكر بها كثيراً لأنه في احدى الأيام... |
Ve Madeleine bana onu çok hatırlattı. | Open Subtitles | و (ميدلين).. كانت تذكرني بها كثيراً |
Bilmem. Yani ona çok fazla bakıyorum ve geceleri sürekli onu düşünüyorum, birde tüm diğer zamanlarda. | Open Subtitles | لا أدرى، أحدق بها كثيراً وأفكر بها فى الليل والأوقات الأخرى |
Güveniyorum. ona çok güveniyorum. | Open Subtitles | أنا أثق بها بالفعل أثق بها كثيراً |