Hiç Bu kadar çok pullu kumaş görmemiştim daha önce. | Open Subtitles | لم أرَ قماشاً بهذا الكم من الخيوط المعدنية من قبل |
Ve Bu kadar çok okursan, ...o zaman çok şey bilirsin. | Open Subtitles | وعندما تقرأين بهذا الكم ستصبحين تعرفين الكثير |
Bu kadar çok eleştirildiğin için buna alışmış olmalıydın. | Open Subtitles | طالما انك منتقد بهذا الكم الهائل يجب ان اعتاد علي هذا |
Hayatında hiç Bu kadar çok evlilik öncesi sözleşme yazmadığını söylüyor. | Open Subtitles | يقول أنه لم يكتب بهذا الكم من اتفاقيات قبل الزواج في حياته |
Hiçbir evlat, babasindan Bu kadar çok sevgi görmemistir. | Open Subtitles | لم يشعر ابن بهذا الكم من الحب من والده قط |
Gerçekten kendi sesimi Bu kadar çok duymaktan hoşlanmıyorum. | Open Subtitles | أنا حقاً لا يعجبني صوت صوتى بهذا الكم. |
Hiçbir baba da ogluyla Bu kadar çok gurur duymamistir. | Open Subtitles | لم يشعر أب بهذا الكم من الفخر من ابنه |
Bu kadar çok çalışacağımı düşünmemişti. | Open Subtitles | لم تعتقد أنني سوف أعمل بهذا الكم |