Tina, Bette bunu senin için yapacak birini kiralar. Ve ben senin için bunu yapardım. | Open Subtitles | (تينا)، (بيت) سوف تدفع لأي شخص كي يقوم بهذا أنا أود أن أقوم بهذا من أجلك |
O asla senin için bunu yapmazdı. | Open Subtitles | لن يقوم بهذا من أجلك أبدا |
Val, ne kadar mutlu olduğumu bilmeni isterim senin için bunu yapacağım. | Open Subtitles | (فال)، أريدك أن تعرف قدر... سعادتي لقيامي بهذا من أجلك. |
Süt içmediğimi biliyor. bunu senin için yapıyorum. | Open Subtitles | هو يعلم أني لا أشرب الحليب أنا أقوم بهذا من أجلك |
Bu harika ama artık 5. sınıfta değilsin ve bunu senin için yapmıyor Zoe. | Open Subtitles | مهلاً أنها تعرف الجمهور لقد فزت ذلك رائع ولكن هذا ليس الصف الخامس وهي لا تقوم بهذا من أجلك زوي |
Senin için bu işi yaptıktan sonra üstlerin bu olaydan haberdar olursa bu durumdan seni sorumlu tutacağım, anlıyor musun? | Open Subtitles | إن قمتُ بهذا من أجلك ثم بعد ذلك بطريقة ما اكتشف قومك أمرها سوف أحملك مسؤولية هذا |
Senin için bu işi halledeceğim. Halledeceğim. | Open Subtitles | سأهتم بهذا من أجلك سأفعل |
Hadi ama dostum. bunu senin için yapıyor. | Open Subtitles | هيا يارجل إنه يقوم بهذا من أجلك |
bunu senin için yapmama izin ver. | Open Subtitles | اسمحي ليّ بأن أقوم بهذا من أجلك |