Kabaca bu şekilde pozitif sonuç verenlerden 36'da bir ihtimal mevcut. | Open Subtitles | تقريباً واحد من كل 36 ظهور للمرض بهذه الصورة يكون إيجابياً. |
bu şekilde çekiliyor. Aslında dilim dilim | TED | ويتم في النهاية الخروج بهذه الصورة .. بعد تجميع الشرائح .. شريحة تلو الشريحة |
...gördüğün gibi ayrıntılı şekilde göründüğü gibi Bu resimde neyi anlatmaya çalıştıkları anlaşılıyor zaten. | Open Subtitles | هذا القسم ستري كل التفصيل بهذه الصورة هنا |
Şimdi Bu resimde hata nerede? | Open Subtitles | الآن ما الخطب بهذه الصورة ؟ حسناً , أولاً هذا الكبد صغير للغاية بالنسبة لكبد رجل بالغ |
Bu fotoğraftaki kız, şuradaki telefonu kullanmış. | Open Subtitles | لقد إستخدمت الفتاة بهذه الصورة ذلك الهاتف |
Bu fotoğrafı kendime yakın tutuyorum – benim ofisimde – çünkü kim olduklarını bilmediğim bu iki adama her zaman mistik bir bağlantı hissettim. | TED | لقد أحتفظت بهذه الصورة قريبا مني أنها في مكتبي لأنني دائما أحسست برابط عجيب مع الرجلين وكلاهما لم أعرفه |
Bu fotoğrafta parmağında yüzük var. Tanımadığı biriyle çıkıyor. Boşanmış mı? | Open Subtitles | إنها ترتدي خاتم زواج بهذه الصورة لكنها بموعد مدبر، أهي مطلقة؟ |
Biliyorum sizde benim kadar bu şekilde toplanmaktan rahatsızsınız | Open Subtitles | أدرك أنكم غير مرتاحين مثلي لاجتماعنا بهذه الصورة |
bu şekilde biteceğini tahmin edebilirdin. | Open Subtitles | كان لابد أن تتوقع أن ينتهي الأمر بهذه الصورة |
bu şekilde biteceğini tahmin edebilirdin. | Open Subtitles | كان لابد أن تتوقع أن ينتهي الأمر بهذه الصورة |
İnsanlar onu bu şekilde terk edeceğime gerçekten inandılar mı? | Open Subtitles | والناس حقا يؤمنون بأنني قد تركتها بهذه الصورة ؟ |
bu şekilde yolculuk etmeye bayılırdık hatırlıyor musun? | Open Subtitles | ? تذكر ، كم كنا نحب السفر بهذه الصورة 247 01: 23: |
İstediğiniz an buraya gelebilirsiniz, dediğimde bu şekilde olacağını kast etmemiştim. | Open Subtitles | عندما قلت أعرجوا عليّ في أيّ وقت لم أكن أقصد بهذه الصورة. |
Gözlerini kullan, her şeyi gör. Bu resimde yanlış olan ne? | Open Subtitles | لاحظي كل شيء أعلميني مالذي لايتناسب بهذه الصورة |
Bu resimde benimle olduğundan çok daha mutlusun. | Open Subtitles | إنّكِ سعيدة بهذه الصورة . أكثر ممّا أنتي معي |
Zorluğu Bu resimde görmek mümkün. | TED | والتحدي يمكننا ان نمثله بهذه الصورة |
- Bu resimde oynama yapabilirsin değil mi? - Ne istediğini söyle. | Open Subtitles | تستطيعين التلاعب بهذه الصورة صحيح؟ |
Cidden mi? Bu fotoğraftaki siz değil misiniz? | Open Subtitles | حقاً, لكن ليس بهذه الصورة لم يكن كذلك |
Bu fotoğrafı onayladığımı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا اتذكر انني سمحت بهذه الصورة للعرض |
Bu fotoğrafta bir terslik olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أخبرك بشكل حرفي هناك شيء خاطئ بهذه الصورة |
Hepsi, Şubat 2010'da Bu resimle başladı, Sian Ka'an'ı ilk ziyaret ettiğim zaman | TED | وكل ذلك بدأ بهذه الصورة في فيفري 2010 عندما زرت أول مرة سيان كان |
- Lanet bir resimde bu kadar ne olabilir ki? | Open Subtitles | ـ ما هو الشيء المهم بهذه الصورة اللعينه؟ |
Size bu resmi tekrar hatırlatmak istiyorum, çocuk ve kekin olduğu. | TED | دعوني أذكركم بهذه الصورة للطفل والكعكة مرة أخرى |