Evet millet, ben Dr. Bob Kelso buradaki başhekiminizim. | Open Subtitles | حسنا يا عصابه انا دكتور بوب كيلسو وانا رئيسكم في الطب |
Bob Kelso öğleden önce burada mı? | Open Subtitles | بوب كيلسو متواجد هنا قبل الظهيرة؟ |
Tomorrow Bob Kelso'nun topraktaki çiçeklerden daha fazla balı olacak. | Open Subtitles | لأنه في مثل هذا الوقت من الغد سيكون (بوب كيلسو) لطيفاً للغاية |
Bob Kelso, bu doğru değil. Onlara senden gelen tüm emirlere uymamaları gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | (بوب كيلسو)، هذا ليس صحيحاً، أنا قلت لهم أن يتجاهلوا كل الطلبات الموجهة منك |
Eğer seni özleyecek olursak birkaç dakikada bir küçük Bob Kelso kuşu çıkar ve şöyle der: | Open Subtitles | وإن حدث واشتقنا إليك فسنجعل مجسم (بوب كيلسو) الصغير |
"Bob Kelso'ya maruz kalmak sağlığınız için tehlikeli olabilir" diyen. | Open Subtitles | التحذير الذي يقول "التعرّض لـ(بوب كيلسو) "قديشكّلخطراًعلى صحتك.. لتعطي القارئ فرصة الهرب منالنفايةوالتلوّث.. |
Perry, ne dersen de çünkü Dr. Bob Kelso tekrar görevde ve hiçbir şey kaçırmadı. | Open Subtitles | واضح أنّك ستمضي بما تريد أن تقول لأن الدكتور (بوب كيلسو) عاد إلى العمل ولم تفته أي خطوة |
Umarım, Bay Chang tedaviye yanıt verir, çünkü eğer vermezse, eminimki Bob Kelso'nun sesinden şunları duyacaksın: | Open Subtitles | آمل أن يدعمك السيّد (تشانغ) لأنّه إن لم يفعل، فستسمعين (بوب كيلسو) يقول، |
Bob Kelso`nun kimi ilaç tedavise dahil edeceği... ve kimi arkada bırakacağı açıktı. | Open Subtitles | هو من كان يجب أن يضعه (بوب كيلسو) في اختبار العقاقير ومن يجب أن نتركه |
Elliot`ın tavrı, lanet Bob Kelso`yu takdim... etmeye gitme konusunda beni etkiledi. | Open Subtitles | (اليوت) ألهمتني ببعض المواقف لكي أقدم الشيطان (بوب كيلسو) |
Artık gülmüyoruz. Harrison top oldu. Bob Kelso. | Open Subtitles | حسناً لم يعودو يضحكون الآن، فقد أصبح شاذا أنا (بوب كيلسو) |
Bayanlar baylar, ben başhekiminiz Bob Kelso. | Open Subtitles | سيداتي سادتي أنا رئيس الأطباء (بوب كيلسو) |
Merhaba. Ben Bob Kelso. Bay Hotneck, değil mi? | Open Subtitles | مرحبا, أنا (بوب كيلسو) أنت السيد (هوت نك) أليس كذلك؟ |
Merhaba, benim adım Bob Kelso ve fahişelerden hoşlanırım. | Open Subtitles | مرحباً، أنا (بوب كيلسو) وأنا أحب العاهرات |
Kalbimin derinliklerinde, Bob Kelso'dan nefret ediyorum ve acı çekerek ölmesini istiyorum. | Open Subtitles | في أعماقي أنا أكره (بوب كيلسو) وأتمنى أن يموت بكل ألم |
Bırak da ona ben karar vereyim. Merhaba, ben Bob Kelso. Affedersin. | Open Subtitles | سأكون الحاكم لذلك، مرحباً أنا (بوب كيلسو)، المعذرة |
Onu görürsen Bob Kelso hala şekerlemeler görüyormuş de. | Open Subtitles | إنها امرأة رائعة في المرة القادمة عندما تراها أخبرها أن (بوب كيلسو) قال: |
- Ben Bob Kelso. Tanıştığımıza sevindim. | Open Subtitles | -مرحباً أنا (بوب كيلسو) سعدت بلقائك |
Bob Kelso ile asla ve asla hiçbir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعلي أبداً شيئاً مع (بوب كيلسو) |
Beni dinle! Bob Kelso'ya karşı bahis kaybedemem! | Open Subtitles | -أنا لن أخسر رهان أمام (بوب كيلسو ) |