Güzel ev. Ama içinde banyo yok. | Open Subtitles | هااي، بيت جميل لكن لا يوجد حمام فيه |
Güzel ev, değil mi? Sıkı yer. | Open Subtitles | بيت جميل وسرير جيد |
Şehrin dışında, çocuklarının güvende olduğu bir yerde, sana Güzel bir ev alacağız. | Open Subtitles | سنعطيكِ بيت جميل في مكان ما خارج المدينةِ في مكان أطفالكَ سَيَكُونُوا بأمان |
Ev sahibi misiniz? Tebrikler. Çok güzel bir eviniz var. | Open Subtitles | لا بد أنك رجل البيت، تهانينا، لديك بيت جميل |
Burası evim, güzel evim bebeğim. | Open Subtitles | لتقديم هذا المكان الصغير الذي أخبرتك عنه؟ هذا بيت جميل يا عزيزي |
Her neyse çok uzun zaman önceydi bu ve bizler gerçekten böylesine güzel bir evde yaşadığımız için minnettarız. | Open Subtitles | على أي حال، لقد كان قبل فترة طويلة، ونحن شاكرون للوضع حقاً وحسب أن نعيش في بيت جميل مثله. |
Tanrım. Evin çok güzelmiş! | Open Subtitles | ياله من بيت جميل |
Güzel ev. | Open Subtitles | بيت جميل |
Güzel ev. | Open Subtitles | بيت جميل |
- Güzel ev. | Open Subtitles | بيت جميل |
Güzel ev. | Open Subtitles | بيت جميل |
Güzel ev. | Open Subtitles | بيت جميل. |
Çok Güzel ev | Open Subtitles | لديك َ بيت جميل (كيب) ـ |
Güzel bir ev. Gördüğünüze göre tatmin oldunuz mu? | Open Subtitles | نعم بيت جميل هل أنت راض الأن أنك شاهدته؟ |
Çuvalla para kazanabilir ve kendine Güzel bir ev alabilirdin, dostum. | Open Subtitles | وبأمكانك أن تحقق ثروة، وتشترى لنفسك بيت جميل |
Ve bu şekilde Fransa'da böyle Güzel bir ev alıp kızını eğlendirebiliyor. | Open Subtitles | و كيف تمْكِنُ من شراء بيت جميل في فرنسا لبنتِه للتَمَتُّع. |
- Ben Charles. - Çok güzel bir eviniz var. | Open Subtitles | ـ انا شارلس ـ لديت بيت جميل |
- Çok güzel bir eviniz var. | Open Subtitles | لديكم بيت جميل |
Evim, güzel evim. | Open Subtitles | بيت جميل يا بومبا |
Ve o güzel bir evde yaşamaya gitti... ve herkes onu sevdi, ve o çok ama çok mutluydu. | Open Subtitles | وقد ذهبت لتعيش فى بيت جميل وأحبها كل الناس وكانت سعيدة جدا جدا |
Delia'nın arkadaşı benim arkadaşımdır. Evin çok güzelmiş. | Open Subtitles | أي شيء من أجل صديقة لـ(ديليا) هذا بيت جميل |