Bu yıl yaptığım tek satış, bunun da pek satış olduğu söylenemez. | Open Subtitles | نعم ، هذه البيعة الوحيدة لي منذ سنوات، وليست بيعة مكتملة أيضاً |
Manmeet, telefonda hiç satış yapmıyorsun. | Open Subtitles | مانميت ? انت لم تقم بأي بيعة خلال المكالمات |
Küçük bir... konu kapanmıştır, İyi bir satış yaptın. Güzel. | Open Subtitles | لقد أنجزت الصفقة, وصنعت بيعة جيدة. |
Ayrıca, ilk satış iştahı kabartır. | Open Subtitles | بجانب إن أول بيعة فقط تفتح الشهية |
Altı dolarlık bir satıştan daha fazlası olduğumu sanıyordum sadece. | Open Subtitles | لقد إعتقدت فقط أنكِ وأنا سنكون أكثر من مجرد بيعة بستة دولارات |
Her görüşmede mutlaka satış olur. | Open Subtitles | يجب أن تتم بيعة فى كل مكالمة تتحدثها |
Hâlâ iyi satış yaptığınızı düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | هلا لازلتي تظنين ان هذه بيعة كبيرة |
- Goffs Million yarışı. - Evet, Goffs'taki milyon dolarlık satış. | Open Subtitles | "ـ عرض المليون من فندق "الجوفس "ـ أجل ، بيعة المليون في "الجوفس |
Kokteyl işini halletmiştim, bu da satış. | Open Subtitles | لقد قمت ببيع الكوكتيلات، تلك بيعة |
Telefon gelir, Alex kodu alır kod beyne gider oradan da insan, adres ve satış olarak çıktı alınır. | Open Subtitles | عندما تأتي مكالمة أليكس) يأخذ الرمز) الرمز يدخل "للدماغ" حيث يصبح إنسان و عنوان ثم بيعة |
Bu en kötü satış aramam bile değildi. | Open Subtitles | هذا ليس حتّى أسوء بيعة لي |
Bu sefer elimde imzalaman için bir başka satış emri var. | Open Subtitles | لدي طلب بيعة أخرى لكي توقعها |
Bu sefer elimde imzalaman için bir başka satış emri var. | Open Subtitles | لدي طلب بيعة أخرى لكي توقعها |
Güzel. Kayıtlara geçmiş bir satış. | Open Subtitles | جيده، بيعة في سجلها |
Bu muazzam bir satış. | Open Subtitles | هذه بيعة ضخمة |
- Hayatında hiç satış yapmadı. | Open Subtitles | -لم يعقد بيعة قط . -حسناً . |
İyi satış. | Open Subtitles | بيعة جيده |
Bu muazzam bir satış. | Open Subtitles | هذه بيعة ضخمة |
satış yok. | Open Subtitles | ! لا توجد بيعة |
Sağ ol, kanka. Her satıştan %15. | Open Subtitles | شكراً على هذا ستأخذون 15% على كل بيعة ، حسناً ؟ |