O adam Greg Mendell Belle'i vurduğum gece bana çarpan adam... | Open Subtitles | ذاك الرجل (غريغ مندل) الذي صدمني عندما أطلقت النار على (بِل) |
Neyin peşinde olduğunu bilmiyorum ama Belle'e yalan söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | لا أعرف مخطّطه لكنّي أعرف (أنّه كان يكذب على (بِل |
Belle, seninle vakit geçirmektense sonsuz uykuyu seçtiyse benim hatam değil bu. | Open Subtitles | طالما أنّ (بِل) تفضّل النوم الأبديّ على قضاء لحظة معك، فليس ذنبي |
Bayan Bell'in bu demiryolu için çok önemli olduğunu bilmelisiniz. | Open Subtitles | عليكِ العلم أنّ السّيّدة (بِل) مهمّة جدًّا لهذه السّكّة الحديديّة. |
Bu kayıt yapıldığı sırada Bell o depoda iki adet Gözcü silindiri bulunduruyordu. | Open Subtitles | وقت تسجيل هذا الشريط يحتفظ (بِل) باثنتيْن من اسطوانات الملاحظين في ذلك المخزن. |
Zaten bir evlat kaybettim, Belle. Bir tane daha kaybedemem. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}(سبق أنْ خسرت ابناً يا (بِل ولا أحتمل خسارة آخر |
Belki Belle'in şansı daha yaver gitmiştir. Burada bize yardım edecek bir şey olmak zorunda. | Open Subtitles | ربّما (بِل) يحالفها الحظّ لا بدّ أنّ هناك ما يساعدنا |
Bu olanlara göz yumamam Belle. Göz yummayacağım! | Open Subtitles | لا أستطيع أن أسمح باستمرار هذا (بِل) لن أسمح باستمراره |
Şey... Burada biraz bekle Belle. Sana giyecek bir şeyler getireyim. | Open Subtitles | انتظري هنا (بِل) سأحضر لكِ شيئاً ترتدينه |
Belle, bu yeni laneti kırmam gerek. | Open Subtitles | (بِل)، عليّ أن أُبطل هذه اللعنة الجديدة. |
Belle, seni 28 yıl boyunca tutsak eden hanımı hatırladın mı? | Open Subtitles | (بِل)، أتتذكّرين الامرأة التي احتجزتْكِ لـ 28 عاماً؟ |
Belle'e yapmaya çalışırken tereddüt bile etmediğin bir zalimlik. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}مصيرٌ كنتَ أكثرَ مِنْ راغبٍ لإعطائه لـ (بِل) |
Bunu görmek istemezsin Belle. Hiç hoş bir manzara olmayacak. | Open Subtitles | أنصحكِ بأنْ تشيحي بنظركِ (بِل) فهذا لن يكون لطيفاً |
Fakat senin hep o bahsettiğin Belle olmadığımı biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | -لكنّكَ تعرف أنّي لستُ (بِل) التي تقصدها |
Storybrooke'da seni bekleyen oldukça hoş bir kız var. Belle, değil mi? | Open Subtitles | تنتظرك فتاةٌ لطيفة في "ستوري بروك" تدعى (بِل)، أليس كذلك ؟ |
Storybrooke'da seni bekleyen oldukça hoş bir kız var. Belle, değil mi? | Open Subtitles | تنتظركَ فتاةٌ لطيفة في "ستوري بروك" تدعى (بِل)، أليس كذلك؟ |
Belle'in başarabileceğine gerçekten inanıyor musun? | Open Subtitles | أتعتقد فعلاً أنّ (بِل) ستنجح؟ -نعم، أعتقد ذلك |
Belle onları hayal kırıklığına uğratmak istemiyor. Wendy'nin iyi olduğundan emin olmak istiyor. | Open Subtitles | لا تريد (بِل) أنْ تخذلهما و تريدك أنْ تتأكّد أنّ (ويندي) بخير |
Bugün ilk iş olarak Lisa Bell'in kan olayını hallederim. | Open Subtitles | "المهمّة الأولى لليوم هي إنهاء تحليل دم (ليسا بِل)" |
Teşekkür ederim. Ama aslında konuşman gereken kişi kız kardeşim. Lisa Bell davasının başında o var. | Open Subtitles | أشكركَ على ذلك، ولكن مَن عليكَ محادثته هي أختي، فهي ترأس قضيّة (ليسا بِل) |
Bell dosyasında ne yapman gerekiyorsa yap ama yine de girişini yap. | Open Subtitles | قومي بما عليكِ فعله في قضيّة (بِل) ولكن احضري فقد نحتاجكِ في الفندق |