Charles Manson'ın müritlerinden beyazları öldürerek ırklar arası bir savaş başlatamalarını istediği iddia edilir. | Open Subtitles | انه امر تابعيه بقتل البيض من اجل اشعال حرب عرقية |
Ben onun ne arkadaşıyım ne de müritlerinden biriyim. | Open Subtitles | ولكنّي لستُ صديقه، ولستُ أحد تابعيه. |
Red John'un müritlerinden biri olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | تعتقد أنّي أحد تابعيه. |
Eğer ulu orta tutuklarsak müritleri isyan eder. | Open Subtitles | لا يمكننا اعتقاله علناً، وإلا فأن تابعيه سيثيرون الشغب. |
müritleri bağımlılardan başkası değil. | Open Subtitles | تابعيه ليسوا شيء إلا مدمنين |
Yarık açık kaldığı sürece Yeraltı Dünyası'nın Gardiyanı'nı kölelerini, yaşayan her şeyi öldürmesi için göndermekten alıkoymanın hiçbir yolu yoktur. | Open Subtitles | الحارس من الصعود إلى عالمنا.. يُرسل تابعيه لألحاق الموت بكل شيءٍ حيّ. |
Dooku bizi yok etmeleri için kölelerini gönderdi. | Open Subtitles | دوكو ارسل تابعيه لتدميرنا |
Onu tutuklayamayız yoksa destekçileri isyan çıkarır. | Open Subtitles | لا يمكننا القبض عليه بوضوح والا تابعيه سيقومون بالشغب. |
Ordu kışlasını. Ayrıca o değil, destekçileri yapmıştı. | Open Subtitles | ثكنات عسكرية, و قام بذلك تابعيه, و ليس هو, |
Onun müritleri gibiler. | Open Subtitles | إنهم تابعيه. |
Ordu kışlasını. Ayrıca o değil, destekçileri yapmıştı. | Open Subtitles | ثكنات عسكرية, و قام بذلك تابعيه, و ليس هو, |
Askerlerimizi bombalayan Şeyh ya da onun destekçileri değildi. | Open Subtitles | لم يكن الشيخ (رشيد) أو تابعيه من فجر في جنودنا |