ويكيبيديا

    "تاكل" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yemek
        
    • yeme
        
    • yiyor
        
    • yiyen
        
    • yemen
        
    • yemez
        
    • yemiyor
        
    • yiyeceksin
        
    • yerken
        
    • yemedin
        
    • yediğini
        
    • yedin
        
    • yemeyi
        
    • yemeyecek
        
    • yiyebilirsin
        
    Senin için tek aşk hayatının kalanında evde yemek gibi olur. Open Subtitles الحب الاوحد بالنسبة لك سيكون كأنك تاكل فى منزلك لبقية حياتك.
    Eğer benimle çalışırsan, her gün krallar gibi yemek yersin. Open Subtitles اذا عملت معي فانك سوف تاكل مثل الملك كل يوم
    Bu parayı 5 dk içinde bulurum. Sakın yeme. Open Subtitles سوف آتي لك بهذا المال خلال خمس دقائق ولا تاكل المزيد حتى آتي
    Bir yatla Akdeniz'de dolaşıp küp peynirler yiyor. Open Subtitles هي في رحلة بحرية في البحر المتوسط على يخت ما تاكل مكعبات الجبنة
    Peter Pan'i kıskanan, zebra kafalı, sümük kaplı, sivilceli, amip beyinli, kendi sümüğünü yiyen birisin! Open Subtitles راسك كالحمار الوحشى الذى سال لعابه مخك كالبراميسيوم تاكل مخاطك تحقد على بيتر بان
    Tamam olur ama o zaman seksi bir şey yemen lazım, muz gibi mesela. Open Subtitles حسنا لكن عليك ان تاكل شيئا مثيرا مثل الموزه
    Aslanlar bu şekilde yemez. Bir aslan olduğuna emin misin? Open Subtitles لا تاكل الاسود على هذا النحو اواثق بان ذلك كان اسد ؟
    Kesinlikle çok cesur. Zavallı küçük şey, yeterince yemiyor. Open Subtitles لقد كانت شجاعة , هذه المخلوقة الصغيرة, ولم تاكل بالقدر الكافى
    Demek istediğim eğer ona açılmazsan kızın düğününde anca tatlıları yiyeceksin. Open Subtitles ما اقصد هو انت تعبر لها بحبكَ.. والا سوف نشاهدكَ تاكل الحلوى في زفافها
    Trende hasta olmak istemiyorsan, bu gece iyi yemek ye. Open Subtitles الافضل ان تاكل جيدا الليلة حتى لا يصيبك مغص بمعدتك من ركوب القطار كالمرة السابقة
    Profesör, böyle bir zamanda nasıl yemek yiyebilirsiniz? Open Subtitles يا بروفيسور، كيف يمكنك ان تاكل فى وقت مثل هذا؟
    Bu tarafa doğru geliyor yemek yerken müzik dinlemek güzel olabilir. Open Subtitles حسنا ،من الممتع ان تسمع الموسيقى وانت تاكل
    yemek yemeği reddediyor. Serumla beslenmeye devam edecekti. Ancak onu da söküp atmış. Open Subtitles انها ترفض ان تاكل وترفض كل من يساعدها على ذلك لقدد ذكرت أن اخاها قد مات
    Andy, Beth'le nişanlandığına pişman olduğun için böyle yeme ihtimalin olduğunu düşünmüyor musun? Open Subtitles اندي هل تظن بإن السبب الذي يجعلك تاكل بشراهه لانك نادم على الارتباط ببيث ؟
    Gino, cok hizli yeme. Tanri sana bir tümör verir sonra. Open Subtitles جينو لا تاكل بسرعة لن يبارك باكلك
    Çok kötü uyuyor ve çok az yiyor. Bazı günler bir iki lokma meyve yer. Open Subtitles ولا تاكل كثيرا, فى بعض الأحيان قطعة صغيرة من الخبز
    Hıristiyanları yiyen aslanlar, birbirlerini çarmıha giren insanlar. Open Subtitles الاسود تاكل النصارى الناس يتقاتلون ضد بعض
    Uzun zamandan beri katı bir şey yemedin. Open Subtitles فأنت لم تاكل شيئا صلبا منذ فترة
    Bazı hayvanların neden yavrularını yediğini anladı. Open Subtitles الان ادركت لماذا تاكل بعض الحيوانات صغارها.
    Evdeki bütün deniz taraklarını yedin değil mi? Open Subtitles هل تاكل كل المحار الذي في المنزل ؟
    Niye bardağı bırakıp birşeyler yemeyi denemiyorsun? Open Subtitles لماذا لا تتوقف عن الشرب و تاكل شيئا ما؟
    Büyükanne çenesi düşük olanı yemeyecek. Open Subtitles الجدة لن تاكل كثير الحديث
    Bilirsin... hayatta olduğun sürece her şeyi yiyebilirsin. Open Subtitles حسناً، انت تعلم إذا طهوت شئ لوقت طويل، يمكنك أن تاكل أي شئ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد