Scooter onu aldattığı için Tansy'yle beraber buraya geldim. | Open Subtitles | لا . أنا هنا مع تانسى لأن سكوتر كان يخونها |
Çünkü Tansy'yle içeri girdiğin anda seni öldürmek istedim. | Open Subtitles | لأنه فى الثانيه التى دخلت بها مع تانسى من الباب لم أستطع أن أتوقف عن رغبتى فى قتلك |
Tansy, seni bu gece Tucker'la görmek korkunç bir hata yaptığımı anlamamı sağladı. | Open Subtitles | تانسى رؤيتك مع تاكر الليله لقد أدركت أنى قمت بخطأ رهيب أريد أن أعود لك |
Lemon, Tansy ve şu deli göz Lynly'den sonra bu kız mı? | Open Subtitles | بصراحه بعد ليمون و تانسى و صاحبة العيون المجنونه لينلى |
Tanıştıktan 3 hafta sonra Tansy'yle evlendin. Hem de sarhoş haldeyken. | Open Subtitles | أنت تزوجت تانسى بعد ثلاثه أسابيع و أنت سكران |
Tansy, o dangalakla evlenemezsin. | Open Subtitles | تانسى لا يمكنك أن تتزوجى هذا الأحمق |
- O zaman senin adına sevindim Tansy. | Open Subtitles | حسناً إذاً أنا سعيد من أجلك تانسى |
- George'la Tansy'nin burada ne işleri var? | Open Subtitles | ماذا يفعل جورج و تانسى هنا بحق السماء ؟ |
Tansy Truitt hakiki bir turna. | Open Subtitles | كان هديه تانسى ترويت هى صيد حقيقى |
- Tansy'yle geldim. | Open Subtitles | أنا هنا مع تانسى |
Tansy'yle ayrılman benim için resmen bir hediye. | Open Subtitles | نعم . أن إنفصالك عن تانسى |
- Olmaz, Tansy'ye orada seni seviyorum demiştim. | Open Subtitles | لا أخبرت تانسى أنى أحبها هناك |
Tansy gibi. | Open Subtitles | مثل تانسى |