Senin göründüğünden daha kötü biri olduğunu düşünmeme neden oluyor. | Open Subtitles | يجعلني أعتقد بأنك في السر أقل لطفاً مما تبدو عليه |
Luke hakkında kötü haber vereceğim için üzgünüm ama bu tür şeyler her zaman göründüğünden daha karmaşık olmuştur. | Open Subtitles | الولد ، لوك أنا آسف لكونى حامل الأخبار السيئة لكن هذه الأشياء تبدو دوماً أكثر تعقيداً ممَ تبدو عليه |
- Bence sen - sen şu anda göründüğünden daha sakin olmalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب عليكَ أن تأخذ الأمور بشئ من البساطة الأن بدلاً من ما تبدو عليه |
Evet ancak bazen basit tesadüflerin göründüğü gibi olmadığı anlaşılabilir. | Open Subtitles | نعم، لكن أحياناً تكون أبسط المصادفات ليست ما تبدو عليه |
Bu canlı bir hücrenin ışık mikroskobunda nasıl göründüğü. | TED | هذه هي الشاكلة التي تبدو عليه الخلايا الحية عبر المكيروسكوب العادي |
Ve neye benzediğini biliyorlar çünkü fotoğraflarını neredeyse her yerde gördüler. | TED | ويعرفون ما تبدو عليه لأنّهم رأوا صور لها في كلّ مكان. |
Yatağında yatıp seni bekleyeceğini düşündüysen göründüğünden daha aptalmışsın. | Open Subtitles | إن كنت تظن إنه مستلقي في سريره بإنتظارك، فتكون أكثر غباءاً مما تبدو عليه. |
göründüğünden daha mı sertsin? | Open Subtitles | العاهرة ونعيد له غدرته أنت أشد مما تبدو عليه ؟ |
Resmin seni kandırmasına izin verme. göründüğünden daha serttir. | Open Subtitles | لا تدعى الصورة تخدعك إنها أقوى مما تبدو عليه |
Güzel, değil mi? göründüğünden daha büyük. Bunları nereye bırakayım? | Open Subtitles | ـ لا بأس بهذا ـ إنها أكبر مما تبدو عليه |
Bu adamın parasını çalacağımı sanıyorsan, sen göründüğünden de çılgınsın derim. | Open Subtitles | إذا كنت تعتقد بأنني سأقوم بسرقة أموال ذلك الرجل فأنت أكثر جنوناً مما تبدو عليه |
Ama bazı yaralar, göründüğünden daha derindir ve basit bir tedaviden daha fazlasına ihtiyaç duyulur. | Open Subtitles | لكن بعض الجراح أعمق مما تبدو عليه و تتطلب أكثر من مداواة سريعة |
Çok zor görünmüyor Güven bana, göründüğünden daha zordur. | Open Subtitles | ــ لاتبدو صعبة لهذه الدرجة ــ ثقي بي إنها أصعب مما تبدو عليه |
Bu kanepe göründüğünden rahattır. | Open Subtitles | هذه الاريكة اكثر راحة من المنظر الذي تبدو عليه |
göründüğünden daha zekisin dedektif, ama muhtemelen bu güzel bir şey değil. | Open Subtitles | , أنت أذكى ممّا تبدو عليه يا مارشال من المحتمل أنّه أمر غير جيّد |
Yerel ve devlet güvenlik kurumlarına fotoğrafını gönderip onları kızın göründüğünden çok daha tehlikeli olduğundan haberdar etmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نرسل بصورتها للشرطة المحلّية وإعلامهم أنّها أخطر ممّا تبدو عليه. |
Çok basit bir dosya. Ancak hiçbir şey göründüğü gibi değildir Müfettiş. | Open Subtitles | قضية سهلة الحل , ولكن الأشياء ليست كما تبدو عليه , أيها المفتش |
Bir taşın üzerine düştüm. göründüğü kadar kötü değil. | Open Subtitles | لقد وقعت على صخرة إنها ليست بالسوء الذى تبدو عليه |
Ne giydiği ya da nasıl göründüğü önemli değil | Open Subtitles | أنا لا أهتم ماذا ستلبس أو ما الذي تبدو عليه |
Bunlar aslında yeni gücün değerlerinin neye benzediğini gösteren taslaklar | TED | وهذا رسم قديم عما تبدو عليه قيم القوة الحديثة. |
Bir yağmur ormanı, üzerinden sıcak hava balonuyla uçarken böyle görünüyor. | TED | هذه هي ما تبدو عليه الغابة الممطرة بينما كنا نمر من فوقها في داخل بالون طائر |
Şu anda size göstermek istediğim bu bir saniyelik veri trafiğinin neye benzediği. | TED | الآن ما أود فعله هو أن أعرض لكم ما تبدو عليه ثانية واحدة من النشاط. |