Bugün, ikinize de teşekkür ederim, şansız adamın kaderi değişti. | Open Subtitles | اليوم والفضل لكما تبدّل مصير رجل غير محظوظ |
Seninle tanıştığım gün hayatım değişti. | Open Subtitles | في اليوم الذي التقيتكِ فيه تبدّل مَجْرى حياتي |
Geldiğimizden beri kullandığın dil bir hayli değişti. | Open Subtitles | استخدامك للغة تبدّل منذ وصولنا. |
Bir fotoğraf hayatımı değiştirebilirdi ama Tanrı Kent"te birinden kaçarsan, eninde sonunda yakalanırsın. | Open Subtitles | يمكن لصورة أن تبدّل حياتي لكن في (مدينة الله) إن هربت؛ يمسكوا بك |
Yazgını senin iyiliğin için değiştirmeleri konusunda tanrıları ikna etmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تقنع الآلهة بأن تبدّل الأحرف الرونية. حتى يعملون لصالحك. |
Ben artık onlardan biriyim. Bir vampirim. Ve eskiden hissettiğim her şey değişti. | Open Subtitles | إنّي واحدة منهم الآن، مصّاصة دماء" "وكلّ شيء عهدتُ شعوره تبدّل |
Ve sonra, elbette değişti. | Open Subtitles | وبعدها، بالطبع تبدّل حالها |
Ailenizin burayı terk etmesinden bu yana birçok şey değişti. Marcel de değişti. | Open Subtitles | تبدّلت الأمور منذ غادرت أسرتك، وقد تبدّل حال (مارسِل). |
Bundan bir yıl önce dünyamız değişti. | Open Subtitles | منذ عام مضى، تبدّل عالمنا |
Reg bu topluluğun gelişmesini istiyordu. Sen de öyle. değişti mi bu? | Open Subtitles | (ريدج) ودّ لهذا المجتمع أن يتنامى، وأنت أيضًا، فهل تبدّل هدفك؟ |
- Her şey o zaman değişti çünkü. | Open Subtitles | لأن حينها تبدّل كل شيء |
Bu olaydan sonra annem değişti. | Open Subtitles | --وبعد ذلك أمى... تبدّل حالها. |
Durum değişti. | Open Subtitles | -لقد تبدّل الوضع . |
Bir fotoğraf hayatımı değiştirebilirdi... | Open Subtitles | يمكن لصورة أن تبدّل حياتي |
Bir fotoğraf hayatımı değiştirebilirdi... | Open Subtitles | يمكن لصورة أن تبدّل حياتي |
Tanrıları, rünleri değiştirmeleri için ikna etmelisin ki her şey senin lehine işlesin. | Open Subtitles | يجب أن تقنع الآلهة بأن تبدّل الأحرف الرونية. حتى يعملون لصالحك. |