Burayı kapatmak için para alıyorsun sen. | Open Subtitles | يا رجل، أنت تتقاضى مالا لتغلق هذا المكان |
En azından sen bunun için para alıyorsun. | Open Subtitles | على الأقل فأنت تتقاضى أجراً لقاء ذلك. |
Şu an web tasarımı için üç kat daha fazla ücret alıyor ve işi büyüyor. | TED | تتقاضى الآن ثلاثة أضعاف لتصميم مواقع الإنترنت، كما أن أعمالها تنمو. |
Yığınla para kazanıyorsun. Neden bu işi bırakmıyorsun? | Open Subtitles | أنت تتقاضى مبلغا كبيرا من المال , وتلبس كموظف بنك لم تفعل هذا ؟ |
Bir oyun için kaç para alıyorsunuz? | Open Subtitles | إن كنتُ حتى قادراً على توفير قيمة ذلك, كم تتقاضى مقابل المباراة؟ |
Amerikan Diyabet Topluluğu, Dannon'dan parayı alıyordu, dünyanın en büyük günlük yoğurt üreticilerinden birinden. | Open Subtitles | كانت "الجمعية الأمريكية للسكري" تتقاضى المال مِن "دانون"، واحد من أكبر منتجي زبادي اللبن في العالم، |
Bak, paranı alana kadar ... çalışmasan iyi edersin. | Open Subtitles | أستمع إلي جيداً يجب ألا تبدأ العمل حتى تتقاضى أجر حمولتك لا يمكنك الوثوق بهؤلاء |
Çünkü sen dinlemek için avuçla para alıyorsun. | Open Subtitles | لأنك تتقاضى أجراً كبيراً للاستماع. |
Bulmacaları çözdüğün için para alıyorsun sen. | Open Subtitles | إنك تتقاضى أجراً مقابل حل ألغازك |
Para mı alıyorsun? | Open Subtitles | هل تتقاضى أجرا ؟ |
Biliyor musun, odan için saatine 1,000 Liret alıyor. | Open Subtitles | إنها تتقاضى ألف ليرة في الساعة للغرفة أتعلم ذلك |
Sahadaki profesyoneller para alıyor. | Open Subtitles | عدا أنه في دوري المحترفين الأيادي اللاعبة تتقاضى أجراً |
Sahadaki profesyoneller para alıyor. | Open Subtitles | عدا أنه في دوري المحترفين الأيادي اللاعبة تتقاضى أجراً لا تمثل لعبة العنصرية هذه علي يا فتى |
İngiliz çocuklar Fransa'da ölürken sen yılda bir milyon kazanıyorsun. | Open Subtitles | أنت تتقاضى مليون دولار فى العام، بينما الشباب البريطانىّ يلقون حتفهم فى فرنسا. |
6000 kazanıyorsun. | Open Subtitles | أنت تتقاضى 6000, وهذا ليوم 30 فى الشهر |
Veterinerden ne kadar para kazanıyorsun? | Open Subtitles | -كم تتقاضى من عملك بالعيادة البيطرية؟ |
Burnumu sokmamda sakınca yoksa çabalarınız için ne kadar alıyorsunuz? | Open Subtitles | أن سمحت لي بالتدخل بشؤن الآخرين كم تتقاضى على أتعابك؟ أن سمحت لي بالتدخل بشؤن الآخرين كم تتقاضى على أتعابك؟ ـ اي جهود؟ |
Yıllardır Bay Pushkin'in parasını alıyorsunuz. | Open Subtitles | إنّك تتقاضى المال من سيد (بوشكين) لأعوام. |
Onu korumak için para alıyorsunuz. | Open Subtitles | ...أنت تتقاضى أجرك لحمايتها |
Amerikan Kanser Derneği şunlardan para alıyordu. | Open Subtitles | كانت "جمعية السرطان الأمريكية" تتقاضى المال من "تايسون"، |
Evet. Benden haftada üç pound alıyordu. | Open Subtitles | هى تتقاضى 3 جنيهات اسبوعيا |
Bu çocuğa bir zarar gelirse paranı alamazsın. | Open Subtitles | لو أصاب هذه الطفلة أي مكروه، لن تتقاضى أجرك. |
Sana uçman için para ödüyorlar, ağlayarak bir kızın fotoğrafına bakman için değil. | Open Subtitles | انت تتقاضى راتبك على قياده طائره مقاتله وليس على الجلوس فى مقصورتك لتبكى على صوره فتاتك |