Bu içiçe geçmiş karmaşık durum senin suçun değil, bir ağaç zorla, sonsuza dek, çiçek açıp meyve vermez. | Open Subtitles | اٍنه ليس خطأك أن لففت و التويت مثل شجرة أجبرت أن تزهر اٍلى الأبد ولا تثمر |
Kudretli Güneş tanrısı, meyve bahçelerimizin cömert tanrıçası, kurbanımızı kabul edin, ürünlerimize can verin. | Open Subtitles | ، قد يقبل إله الشمس ، إله الحقول الكريم تضحيتنا ويجعل أزهارنا تثمر |
İncir yıl boyunca meyve veren çok az ağaçtan biridir. | Open Subtitles | التين إحدى الأشجارِ القليلة التي تثمر على مدار العام |
Henüz meyve vermemesine rağmen, böylesi bir güzelliğe sahip. | Open Subtitles | , شجرة في غاية الجمال بالرغم من انها لا تثمر |
...kurbanımızı kabul edin, ürünlerimize can verin. | Open Subtitles | اسمعوا كلمات الرب تضحيتنا ويجعل أزهارنا تثمر - ! |
Yılın bir dönemine, bahar ve yaza kadar normal görünecek şekilde tasarlandı. Bahar gelince pembe ve beyaz renkte çiçekler açıyor ve yazın çeşit çeşit meyve veriyor. | TED | الشجرة مُصمَمة لتكون ذات مظهر طبيعي معظم السنة، وبقدوم الربيع، تتفتح بالأزهار الوردية والبيضاء ثم في الصيف، تثمر بالعديد من الفواكه المختلفة. |
Ağaçlar meyve vermeye başlayınca, öğret bana. | Open Subtitles | علميني عندما تثمر الشجار الفاكهه |
Kurumuş ağaç meyve vermez. | Open Subtitles | الشجرة الفاسدة لا تثمر |
Doğu tarafında, Freddy'nin bölgesinde, bir incir ağacı meyve vermeye başlar, ve aniden herkesin gözdesi olur. | Open Subtitles | بعيداً في الشرق (في داخل منطقة (فريدي شجرةُ تين تثمر وهي ضربة فورية للجميع |