ويكيبيديا

    "تحتفظ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sende
        
    • saklıyorsun
        
    • saklıyor
        
    • tutuyor
        
    • tutuyorsun
        
    • sakladığını
        
    • saklamak
        
    • saklar
        
    • almanı
        
    • tutmak
        
    • tutar
        
    • duruyor
        
    • saklamanı
        
    • sakladığın
        
    • devam
        
    Söylemeni istediğim şey şu... Zarfın hala sende olduğunu görüyorum. Open Subtitles مايكل، أنا يمكنني أن أرى بأنّك ما زلت تحتفظ بالظرف
    Bence o kadardan daha fazla. Resmini yatağının altında saklıyorsun. Open Subtitles تتمنى لها أكثر من الخير فأنت تحتفظ بصورتها تحت فراشك
    Evet, cesur küçük çoban kız, sizin için koca koyunları saklıyor. Open Subtitles أجل من أجلكم تحتفظ تلك الراعية الصغيرة الشجاعة بالخراف الجيدة والسمينة
    Kafama takılan soru şu kadın suçluysa neden kalıntıları eve yakın tutuyor? Open Subtitles إن كانت الأرملة هي المذنبة لمَ تحتفظ إذاً بالبقايا قريباً من المنزل؟
    Çikolatalı Alman pastalarını, kuzu buğulamayı ve Belçika "waffle"larını da tutuyorsun. Open Subtitles أنت أيضاً تحتفظ بالكعك الألماني بالشيكولاتة واللحم الضاني وبسكويت الوافل البلجيكي
    Eski plakları çıkarıp kadına bunca yıl onları sakladığını gösterirsin. Open Subtitles تخرج التسجيلات القديمة تظهر انك تحتفظ بهم علي مدار كل هذة السنوات
    Cinayet silahı hala ondaydı ve saklamak için sadece bir kaç saniyesi vardı. Open Subtitles كانت لا تزال تحتفظ بالمسدس سلاح الجريمة فقط كان لديها ثواني قليلة لتخبئه
    Boynuna taktığın o taş hâlâ sende mi? Open Subtitles أمازلت تحتفظ بهذا الحجر الذي كنت ترتديه حول عنقك ؟
    Pekala sende kalsın. Sen al. Open Subtitles . حسناّّ ، يمكنك أن تحتفظ بها أريدك أن تأخذها
    Kazandığım tüm para, şu sende duran... Open Subtitles كل المال الذي حصلت عليه والذي تحتفظ لي به
    -Öyle. Seni hapse attırabilecek kanıtı mı saklıyorsun? Open Subtitles هل تحتفظ بجزء أساسي من الدليل والذي ممكن الممكن أن يدينك؟
    - Evet, elbette var. Ama evinde saklıyorsun. Open Subtitles نعم،لقد فهمت هذا أنت تحتفظ بهم في البيت،
    Lanetli Cadı kafeste ne saklıyor olabilir ki? Maymunları mı? Open Subtitles ما الذي كانت تحتفظ به الساحرة الماكرة في القفص، قردة؟
    Keşin teki, lezbiyen, ya da buzlukta ölü kedi saklıyor gibi. Open Subtitles مثل أنها سحاقية تعاقر المخدرات أو أنها تحتفظ بقط ميت في الفريزر
    Annem aksanını iki hamarat eliyle tıpkı bir tüfek gibi tutuyor. TED تحتفظ أمي بلُكْنتها كبندقية صيد، بين يدين قويتين.
    Madem senin için bu kadar önemsizim, öyleyse neden beni yaninda tutuyorsun? Open Subtitles إذا كنت بهذه البخاسة بالنسبة لك، فلم إذا تحتفظ بى إلى جانبك؟
    Bir şey bilmesi gerekmez. Evinde sakladığını söylemişsin. Open Subtitles ليس عليه ان يعرف شي , انت اخبرته بأنك تحتفظ بها في البيت
    Kendilerine saklamak zorundalar yoksa başları belaya girer. Yoksa kapatılırlar. Open Subtitles يجب ان تحتفظ بكل شيء لنفسك أو ستقع في المشاكل أنهم منغلقون
    Cebi olmayan bir kız iki yerinde eşya saklar: Ayakkabısında veya sutyeninde. Open Subtitles تحتفظ ببعض الأشياء في حذائها أو حمالة صدرها
    Lütfen Hadiras Jİ, almanı istiyorum. Open Subtitles أرجوك يا هاريداس جى. أريدك أن تحتفظ به
    Yakın zamanda Y kuşağını elde tutmak amaçlı mola odasına top çukuru koyma fikrinin kabul edilmediği bir iş yeriyle konuştum. TED تحدثت إلى مؤسسة التي قررت مؤخرًا ألا تضع حفرة كرات في غرفة الاستراحة، وبذلك تحتفظ بجيل الألفية.
    Bu noktada haklısın. Eski toprağı ayakta tutar, ha? Open Subtitles لديك نقطه هنا تحتفظ بالأيدى العجوزه مستقره
    Evet, bir de şu tarafından bak. Hâlâ saçların duruyor. Open Subtitles نعم, انت تراها بهذه الطريقة ولذا ما زلت تحتفظ بشعرك
    Onları benim için saklamanı istiyorum, eğer bana bir şey olursa diye. Open Subtitles أرغب أن تحتفظ بها لأجلي .. في حال . إن حصل لي أي شيء
    Daha önce paranı sakladığın yere. Open Subtitles وضعت علبة هناك في الصندوق الذي كنت تحتفظ بمالك فيه
    Para gelmeye devam ettikçe hesap tutmazsınız Open Subtitles عندما يستمر المال في التدفق أنتَ لا تحتفظ بالكتب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد