Anahtar burada işiniz bittiğinde kapıyı kilitleyip anahtarı paspasın altına koyun. | Open Subtitles | هذا مفتاح. لذا عندما تنتهي, فقط أقفل وضع المفتاح تحت السجادة. |
Sonra paspasın altına bırakırsınız. | Open Subtitles | كل ما عليك أن تتركه تحت السجادة حينما تغادر |
Dışarı çıkmak istersen, anahtarları paspasın altına bırak. | Open Subtitles | إذا أردتَ أن تغادر أترك المفاتيح . تحت السجادة فحسب |
Mektubun Halının altında kaldığını bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعلم أن الرسالة ...التي تركتها تحت السجادة |
Halının altında, bıraktığın yerde. Alsana. | Open Subtitles | إنّها تحت السجادة حيث تركتيها |
Kurulu tel kullanmak çabuk ama kolay bir versiyondur, ama halının altına yerleştirilmiş basınç plakası kesinlikle tespit edilemez. | Open Subtitles | إن سلك التعثر ,وسيلة سريعة وقذرة لكن القرص المتصل تحت السجادة يكون غير قابل للكشف |
-Ne demek değildi? Yerdeki halının altındaydı. | Open Subtitles | ماذا تعني لم يكن هناك , لقد كان تحت السجادة |
Eminim anahtarları paspasın altına bırakmıştır. | Open Subtitles | أراهن بأننا سنجد مفتاح تحت السجادة الصغيرة. |
paspasın altına bizim için bir anahtar bırakmamıştır, değil mi? | Open Subtitles | حسناً, أنا لا أعتقد أنه سيترك لنا مفتاحاً تحت السجادة, أليس كذلك؟ |
Anahtarını paspasın altına koyabilirsin. | Open Subtitles | أنتِ دوماّ تتركين مفتاحك تحت السجادة |
Anahtarınızı paspasın altına bıraktım. İyi. Almışsınız. | Open Subtitles | تركتك تحت السجادة جيد أنك حصلت عله |
Anahtarını, paspasın altına bırakırım. | Open Subtitles | سأترك المفتاح الخاص بك تحت السجادة |
Anahtarı paspasın altına bırakırım. | Open Subtitles | سوف أترك المفتاح تحت السجادة الصغيرة |
Anahtarı paspasın altına koyduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد قال إنه سيترك المفتاح تحت السجادة |
paspasın altına koyduğunu söylemişti. | Open Subtitles | قلت إنه سيتركه تحت السجادة أنا لن أنتظر |
Halının altında ne olduğunu merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسأل ماذا يوجد تحت السجادة |
Tamam. Halının altında, görmemen çok zor. | Open Subtitles | حسناً ، انه تحت السجادة |
Doku parçasının DNA'sı, Harris'in dairesindeki Halının altında bulunan kanınkiyle eşleşiyor. | Open Subtitles | الحمض النووي من الجلد يُطابق الدمّ المُجفّف الذي وَجدَ تحت السجادة "في شقّة (هاريس)" |
Tam burada, Halının altında. | Open Subtitles | هنا بالتحديد، تحت السجادة |
Halının altında! | Open Subtitles | انه تحت السجادة |
Yani konu değersizleştirmekle veya reddetmekle de ilgili değildir. Konu kaçınmak veya halının altına süpürmek istediğimizde bizi daha çok yoran süreçler yaşamaktansa bu zorluk paketinin içinde saklı olan fırsatları bulabilmekle ilgilidir. | TED | والفكرة ليست حول التقليل من قيمة ، أو نفي هذه الأوقات العصيبة أو كشيء نريد أن نتفاداه أو نكنسه تحت السجادة ولكن لايجاد الفرص المتواجدة في هذه المحن |
Neyi yapamam? Kahrolası halının altındaydı. | Open Subtitles | أفعل ماذا , لقد كان تحت السجادة اللعينة |