Sizi günün 24 saati uydu gözetimi altında tutuyoruz. | Open Subtitles | .. جعلناكم تحت مراقبة القمر الإصطناعي 24 ساعة في اليوم |
Size ödeme yapılmadan çalışacağınız bir süre vereceğim ve benim seçtiğim bir asistanın gözetimi altında olacaksınız. | Open Subtitles | سأضعك تحت المراقبة. تحت مراقبة مساعد من إختيارِي بالطبع. |
Anlayacağından eminim zaten. Koskov KGB'nin yoğun gözetimi altında. | Open Subtitles | كسكوف تحت مراقبة الكْي جي بي المركّزة. |
Kira yakalanana ve her şey bitene kadar gözetim altında kalacaksın. | Open Subtitles | سوف نطلق صراحك، لكن سوف تكونين تحت مراقبة فريق القضية الى أن ننتهي من هذا ما هذا؟ |
Biz de adamakıllı bir gözetim altında vücudu bakterilerle savaştırırız. | Open Subtitles | حسناً، سندع تأخذ مجراها تحت مراقبة طبية مناسبة. |
Scotland Yard hapishanesinden üstelik dünyanın en önemli polis teşkilatının gözetimi altındayken kaçmayı nasıl başardığını açıklayabilirsiniz . | Open Subtitles | كيف أن لين المعتوهة دبرت للهرب من حدود اسكوتلاند يارد تحت مراقبة أفضل قوة بوليس في العالم |
Scotland Yard hapishanesinden üstelik dünyanın en önemli polis teşkilatının gözetimi altındayken kaçmayı nasıl başardığını açıklayabilirsiniz . | Open Subtitles | كيف أن لين المعتوهة دبرت للهرب من حدود اسكوتلاند يارد تحت مراقبة أفضل قوة بوليس في العالم |
Hiçbiriniz hazır değilsiniz ama bir uzmanın yakın gözetimi altında ve ihtiyaç duyduğunuzda ona devretmek üzere elinizden geleni yapmaya hazırsınız. | Open Subtitles | لا أحد منكم جاهز ، و لكنكم جاهزون للقيام بما هو أكثر تحت مراقبة شديدة لأخصائي مع العلم أنه يمكنكم تجاوزه إن إضطررتم لذلك |
Benjamin, BKA'in gözetimi altında. | Open Subtitles | بنيامين) تحت مراقبة مكتب) الشرطة الجنائية الفدرالية |
Binbaşı Reynolds'dan, olay yerinin sürekli gözetim altında tutulmasını istedim. | Open Subtitles | لقد طلبت من القائد (رينولدز) أن يضع مسرح الجريمة تحت مراقبة صارمة |
Tam gözetim altında tutulmuştunuz. | Open Subtitles | لقد كنت تحت مراقبة كاملة |
Onu burada sıkı gözetim altında bıraktım. | Open Subtitles | تركتها هنا تحت مراقبة دقيقة |