Bir gün kaldı. Rezervasyon yaptırmalısın. | Open Subtitles | يبقى يوم واحد من الافضل ان تحجز فى اى مكان |
Bir gün kaldı. Rezervasyon yaptırmalısın. | Open Subtitles | حسناً، إنه يومٌ واحد بالخارج من الأفضل أن تحجز شيئاً ما |
O masa post-minimalistlere rezerve edilmiş gibi bir şeydir. | Open Subtitles | تلك المنضده تحجز تقريبا بعد العصر بشكل فردي |
Bu bardaki sandalyeler rezerve edilebiliyor mu? | Open Subtitles | معذرة، أيمكنك أن تحجز الكراسي في هذا البار؟ |
Obel-Ointment Fungentula adına, saat 21:30 için, pencere kenarında, üç kişilik, bir masa mı ayırtmak istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريد أن تحجز طاولة لثلاثة أشخاص, بالقرب من النافذة الساعة 9: 30 مساءاً، |
Annemi işyerinden arayıp ona VFW salonunu ayarlamasını söylemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أتصل بوالدتى فى ...مكان عملها حالاً وأخبرها أن تحجز قاعة للزفاف |
Yeni derken altı ay önceden Rezervasyon yaptırdığın yerler mi? | Open Subtitles | هل تعني المحل الذي يجب أن تحجز ستة أشهر مقدماً ؟ |
Rezervasyon yaptırmak için atmadığım takla kalmadı. | Open Subtitles | عليك أن تحجز في مطعم عليك أن تسرع يا صاح |
Sabatino'da her zamanki masamda yemek için programlanmış bir müvekkil yemeğiydi, ...ancak Margie Rezervasyon yapmayı unutmuş, ...ben de mutfağa yakın bir masada yemek zorunda kaldım. | Open Subtitles | كان غداء عمل مع عميل في طاولتي المعتادة في مطعم ساباتينو ولكن مارجي نسيت أن تحجز طاولتي |
Keşke sekreterime Rezervasyon yaptırsaydınız. Keşke sekreterime Rezervasyon yaptırsaydınız. | Open Subtitles | حسناً، آسـف لأنّك لم تطلب من سكــرتيــرتي أنْ تحجز. |
Dostum, bana Rezervasyon ayarlayabilir misin? Orası şehrin en gözde mekanı. | Open Subtitles | ياصاح، ياللهول، أيمكنك أن تحجز ليّ هناك؟ |
Bir de 24 saat önceden Rezervasyon yaptırın diyorlar. | Open Subtitles | أخبرت بهذا هنا يجب أن تحجز خلال 24 ساعة |
Sakın bana kamp alanı rezerve ettirmediğini söyleme. | Open Subtitles | لا تقل لي أنّك لم تحجز مكانا للتخييم |
Yani, Biltmore'a rezerve yaptırmadın yada başka, ama gidiyorsun. | Open Subtitles | أعني, لا تحجز بفندق (بالتيمور) أو غيره, ولكنّك ستذهب. |
Aynı masayı ayırtmak çok zekice olmuş. | Open Subtitles | لقد كان ذكاءً منك أن تحجز نفس المنضدة |
Yer ayırtmak ister misiniz? | Open Subtitles | هل تحب أن تحجز الاّن؟ |
Yer ayırtmak ister misiniz? | Open Subtitles | هل تحب أن تحجز الاّن؟ |
Susan'a sana da bir bilet ayarlamasını söyledim. | Open Subtitles | لقد أعلمت سوزان بأن تحجز لك تذكرة ايضآ |
Ve o annesini aradı ona VFW salonunu ayarlamasını söyledi. | Open Subtitles | ...ثم اتصلت بوالدتها لتخبرها أن تحجز قاعة الزفاف اللعينة :وأنا أقول "هل هناك سلم حريق هنا؟" |