Artık bağlı bir çağda yaşıyoruz, herhangi birinin, herhangi bir zamanda, gerçek zamanda elimizdeki küçük cihazla yerini tespit edebileceğimiz bir zaman. | TED | نحن نعيش الآن في عصر الاتصال حيث يمكننا تحديد مكان أي شخص، في أي وقت، في الوقت الحقيقي، من جهاز صغير في أيدينا. |
Tamam, şimdi, sevkıyat bilgilerini indirince plazma şarjının yerini tespit etmemiz lazım. | Open Subtitles | حسناً ، بمجرد أن يتم تحميل معلومات الشحنة يجب أن نكون قادرين على تحديد مكان البلازما |
- Brainiac'ın yerini tespit edebildin mi? | Open Subtitles | أي حظ في تحديد مكان التركيب الدماغي التفاعلي؟ |
Pekâlâ, bildiğiniz gibi, Alliance Central sinyalin geldiği yeri tespit ederek sinyali gönderenleri bulup Dünya'ya geri getirmemiz için bizi kurtarma ekibi olarak görevlendirdi. | Open Subtitles | حسناً ، كما تعرفون ، التحالف المركزي أرسلنا كفريق إنقاذ لمحاولة تحديد مكان إرسال نذاء الاستغاثة وإعادتهم إلى الأرض |
Doktorlarının birini bulmamıza yardım edebilirsiniz. | Open Subtitles | ما الذي يمكنني تقدّيمه لك ، أيها الشريف؟ نتمنّى أن تساعدينا في تحديد مكان أحد أطبائكِ |
Bauer'ın yerini saptamada CTU bir gelişme gösterdi mi? | Open Subtitles | هل حققت الوحدة أى تقدم فى تحديد مكان (باور)؟ |
Kitt, pilotların cep telefonu sinyallerini bulmayı denedin mi? | Open Subtitles | كيت ، هل حاولت تحديد مكان إشارات الهاتف المحمول للطيار ؟ |
Sizin göreviniz hayatta kalmış insanların yerini bulup bu insanları kurtarmak. | Open Subtitles | هدفكم هو تحديد مكان الباقون على قيد الحياة وإنقاذهم |
Kayıp Şehrin yerini bulmaya yaklaştık, ama baştan beri yanlış yerde arıyormuşuz. | Open Subtitles | إقتربنا أكثر إلى تحديد مكان المدينةالمفقوده، لكن كان البحث في المكان الخاطئِ. |
Rulet çarkının nerede duracağını 3 basamağa kadar hesaplıyor. | Open Subtitles | يمكنه تحديد مكان وقوف الكرة في حدود 3 أرقام |
Yaptığı ise nesnenin fiziksel cisim alanındaki yerini belirlemek. | TED | ووظيفته هو تحديد مكان الشئ في جسم الفضاء المكاني |
CSI Stokes şüphelinin yerini tespit etmiş... ve 300 metre batınızda silahıyla etkisiz hale getirmiş. | Open Subtitles | تم تحديد مكان عضو فريق التحرى ومعه المشتبه به. على بعد 300 يارده غربا من موقعك. |
Er ya da geç görecekler. Ama şu anda onları oyalamak için size ihtiyacımız var, böylece kızınızın yerini tespit edebiliriz. | Open Subtitles | في نهاية المطاف، لكن الآن نحتاج منك أن تماطلهم بما يكفي حتى نستطيع تحديد مكان ابنتك |
Üçüncü bir dünya ülkesinde bir grup paralı askerin yerini tespit etmek hiç de zor değildir. | Open Subtitles | تحديد مكان فرقة من المرتزقة في دولة من دول العالم الثالث ليس أمراً غاية في الصعوبة |
Bu ufak fıstık, onun baz istasyonu olarak görev yapacak. Kiminle konuşuyorsa yerini tespit edeceğiz. Hayır. | Open Subtitles | سنتمكن من تحديد مكان الشخص الذي تتحدث معه |
Bence ben yukarı çıkıp keskin nişancının yerini tespit etmeye çalışayım. | Open Subtitles | أعتقد أنه عليَ الصعود إلى الأعلى و أن أُحاول تحديد مكان قناصيهم |
Uluslararası bir suçlu olan Ra's Al Ghul'un yerini tespit etmem gerekiyordu. | Open Subtitles | كنت هناك من أجل تحديد مكان المُجرم الدولي |
Sigorta poliçemizin yerini tespit edebildin mi? | Open Subtitles | هل أنتِ قادرة على تحديد مكان بوليصة التأمين الخاصة بنا ؟ |
Bayan Bennett, henüz Paul'ün öldürüldüğü yeri tespit edemedik. | Open Subtitles | آنسة بينيت , نحن لم نتمكن بعد من تحديد مكان قتل بول بالضبط |
Hedefin yeri tespit edildi. Bütün kaynaklar oraya yönlendiriliyor. | Open Subtitles | "تم تحديد مكان الهدف" "جاري إرسال جميع العملاء" |
Al-Zarian'ı bulmamıza yardım edebilir. | Open Subtitles | قد يتمكن من مساعدتنا على تحديد مكان (الزاريان)، علينا التحدث معه |
Sayın Yargıç, tanığım Carrie Cooke'un yerini saptamada sorun yaşıyoruz. | Open Subtitles | ،سيادتكِ لدينا مشكلة في تحديد مكان شاهدنا التالي الأنسة (كاري كوك) |