| Talım, seni uyarmaya çalıştım. | Open Subtitles | أو أيّ صورة عزيزتي، لقد حاولت تحذيركِ |
| Beni evlat edinmeden önce sizi uyarmaya çalıştım, ama siz anlamadınız... | Open Subtitles | لقد حاولت تحذيركِ قبل أن تتبنيني |
| Nerelerdeydin, seni uyarmaya... | Open Subtitles | مرحبـا، أيـــن كنتِ؟ ... لقد كنا نحــاول تحذيركِ |
| Seni işi almaman konusunda uyarmaya çalışmıştım Ellen. | Open Subtitles | حاولتُ تحذيركِ يا (إلين) ؟ أن لا تقبلي بالوظيفة |
| Calvin'in seni uyarmaya çalıştığı konu buydu. | Open Subtitles | هذا ما كانَ (كالفين) يحاول تحذيركِ بشأنهِ |
| Seni de uyarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | حاول تحذيركِ أيضاً |
| Sizi uyarmaya çalıştım. | Open Subtitles | حاولت تحذيركِ. |
| - Seni uyarmaya çalışmıştım. - Biliyorum. | Open Subtitles | -حاولت تحذيركِ |