Yılbaşından önce serbest kalmasını ayarlayabilir misiniz? | Open Subtitles | أيمكنك تدبير إطلاق سراحه بحلول العام الجديد؟ |
Öyleyse konseyde bana bir konuşma ayarlayabilir misin? | Open Subtitles | وأنت يمكنك أن تدبير لى أمر التكلم مع المجلس |
Bu geceki işi bana bırak. | Open Subtitles | وستترك لى تدبير الفعلة العظيمة هذه الليلة |
Ama, onu durdurabilecek birini tanıyorum. Belki size bir görüşme ayarlayabilirim. | Open Subtitles | .ولكنني أعرف شخصا ً يستطيع إيقافه ربما استطيع تدبير مقابلة معه |
Para bulabilirsen, gitme işini ben ayarlarım. | Open Subtitles | لو أنك تستطيعين تدبير نقود سيكون بإسنطاعتى إخراجنا من هنا |
Bay Wilder, isterseniz, baş başa biraz zaman geçirmek için bunu ayarlayabilirim. | Open Subtitles | سيد وايلدر، إذا كنت ترغب أنا واثقة أنه يمكنني تدبير أن نقضي وقتاً خاصاً معاً |
Sadece önlem olarak, anlaşma imzalanana kadar NCIS'in Gorgova'nın kızı Adriana'yı korumasını istiyoruz. | Open Subtitles | نحن نمنحكم إستراحة هذه المرة. مجرد تدبير وقائي، إلى أن يتم توقيع المعاهدة، |
Hayır, teşekkürler. Ben idare ederim. | Open Subtitles | كلا شكراً، إننى أستطيع تدبير أمورى بنفسى |
Bu geceki gösteri için dostlarıma iki bilet ayarlayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك تدبير بطاقتين لصديقيَ لعرض الليلة؟ |
Onunla bir tartışma ayarlayabilir misin? Mümkünse canlı yayında olsun,.. | Open Subtitles | هل بأمكانك تدبير حلقة نقاشية بيني وبينه وحبذا لو كانت على الهواء مباشرة |
- Bir şeyler ayarlayabilir misiniz? | Open Subtitles | هـل يمكنك أن تدبر ذلك؟ - نعم، أعتقد أنه بإمكـاني تدبير ذلك - |
Dosyayı ben aldım. Bana sorarsanız, bu üst düzey bir çete işi. | Open Subtitles | ستسألني، سأقول لك أنها من تدبير منظمة محترفة |
O da bende. Mekan ayarlama işi? | Open Subtitles | أنا سأتولى أمره ماذا عن تدبير مكان المناسبة؟ |
Bu, intikam saldırısı ihtimalini ortadan kaldırıyor büyük ihtimalle çete işi. | Open Subtitles | هذا يستبعد كونه هجوم إنتقامي. و من المستبعد أن يكون هذا من تدبير عصابة ما. |
Çalıştığım yerde sana bir iş ayarlayabilirim. Eğer istersen, tabii. | Open Subtitles | أستطيع تدبير وظيفة لك حيثما أعمل ، إذا تود بذلك |
...Belki size bir görüşme ayarlayabilirim. | Open Subtitles | .ولكنني أعرف شخصا ً يستطيع إيقافه ربما استطيع تدبير مقابلة معه |
Şunlara da iyi bak, bir şeyler ayarlarım sana. | Open Subtitles | إذا أردت إستئجار هاتين الفتاتين، فبإمكاني تدبير الأمر. |
- Yatacak bir yer ayarlarım. | Open Subtitles | يمكنني تدبير فراش لكِ في تلك الغرفة كلا |
Şimdi anneleri yanlarında değil. Nasıl başa çıkacaklar? | Open Subtitles | الآن هما بدون أمهم كيف عليهم تدبير أنفسهم؟ |
Zannımızca, inşaat alanına giden bir itfaiyecinin direktifiyle alınan acil bir önlem. | Open Subtitles | نعتقد أنّه تدبير طارىء وبتعليمات من رجال الإطفاء الّذين هم في الموقع. |
Ama sanırım bir evi idare edebiliyordum. Annem bana sağ kolum derdi. | Open Subtitles | رغم أني أعتقد أنه كان بإمكاني تدبير منزل أمك كانت تطلق علي ,يدها اليمين |
- Sevk ayarlandı mı? | Open Subtitles | ـ سيدى ـ هل تم تدبير ، أمر إلتقاطنا ؟ |