ويكيبيديا

    "تدعوهم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izin vermeyin
        
    • davet
        
    • Sözde
        
    • dediğin
        
    • deme
        
    • onalar
        
    • diyorsun
        
    • diyorsunuz
        
    • izin verme
        
    Buna izin vermeyin! Çünkü buna para yatırdım. Open Subtitles لا تدعوهم يعطونكم شيئا لأنه ملكي وقد دفعت الثمن
    Sadece yakalayın. Kaçmalarına izin vermeyin. Open Subtitles فقط أمسكوا بهم و لا تدعوهم يغادرون من هنا أحياء
    Onun günlerinden söz et. İnsanları davet eder miydi? Open Subtitles أخبرينى عن يومها , هل هى تستضيف أناسا او تدعوهم
    Ailelerine, çocukları bir aylık bir başarı programına davet eden mektuplar yollandı. Open Subtitles أبائهم أرسلوا الرسائل التي تدعوهم للمشاركة في برنامج الإنجاز لمدّة شهر.
    Sözde siviller uğruna enerji harcayamayız. Open Subtitles لا نستطيع اهدار طاقاتنا على من تدعوهم بالمدنيين
    Asker dediğin birkaç gorile ihtiyacım olacak. Open Subtitles سأحتاج لبعض هؤلاء العمالقة الذى تدعوهم بجنود المارينز
    Masum deme hakkına sahip olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقدُ بأن مسموحٌ لكيّ تدعوهم كأبرياء.
    - Neden onalar bayan ismi takıyor sunuz? Open Subtitles -لماذا تدعوهم بأسماء فتيات؟
    Ama onlara niye kitap insanlar diyorsun eğer kanuna karşı bir şey yapmıyorlarsa? Open Subtitles ولكن كيف تدعوهم الناس الكتاب إذا كانوا لم يفعلوا أي شيء ضد القانون ؟
    Şimdi onlara komünist mi diyorsunuz? Open Subtitles و أنت تدعوهم بالشيوعيين؟
    Sizi uyuşturmalarına izin vermeyin. Sizi hayatın mucizelerinden ayırıp uyuşturmalarına izin vermeyin. Open Subtitles لا تدعوهم يخدرونكم ولا تدعوهم يسلخونكم من معجزة الحياة
    Pahalı yiyeceklere yönelin, sizi ucuzlara yöneltmelerine izin vermeyin.. Open Subtitles تخيروا الأطعمة الراقية، لا تدعوهم يطعمونكم الأطعمة الرخيصة
    Varmasına izin vermeyin. Tüneli ayırın. Open Subtitles لا تدعوهم يصلون إلى هنــا إفصلوا النفق في الحال
    Daha az izlemeye ihtiyacımız olduğunu söylemelerine izin vermeyin. Open Subtitles لا تدعوهم يقولون لكم نحن نحتاج أدنى مراقبة. نحتاج الى المزيد.
    Seder yemeği için gidecek yeri olmayanları davet edersin. Open Subtitles حسناً، إذا كان أحداً من اليهود ليس لديه مكاناً ليذهب أليه من المفروض عليك أن تدعوهم
    Senin yerine başka birçok kişiyi davet edebilirdi. Open Subtitles هناك كثير من الاشخاص من الممكن ان تدعوهم بدلا منك
    Onları bu berbat işi yapmaları için evine davet ediyorsun ve işin sonunda onlara para ödüyorsun. Open Subtitles تدعوهم لمنزلك لفعل كل ذلك العمل الرديء و بعد ذلك في النهاية تقوم بالدفع لهم
    Sözde siviller uğruna enerji harcayamayız. Open Subtitles لا نستطيع اهدار طاقاتنا على من تدعوهم بالمدنيين
    Sözde düşmanlarınızla hep bu kadar samimisiniz? Open Subtitles هل أنت ودود دائماً مع من تدعوهم أعداء؟
    Buna rağmen, bu oyunu ölümümden sonra senin ve arkadaşım dediğin bu keşlerin ve şıllıkların oynaması için tasarladım. Open Subtitles لكي تُلعب بعد موتي بواسطتك و أي مجموعه من المعتوهين و مدمني المخدرات العاهرين الذين تدعوهم بأصدقائك
    Şu düşmanını ve dostum dediğin adamı değil mi? Open Subtitles أعدائك وأولئك الذين تدعوهم بالأصدقاء أليس كذلك ؟
    Masum deme hakkına sahip olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقدُ بأن مسموحٌ لكيّ تدعوهم كأبرياء.
    - Neden onalar bayan ismi takıyoruz? Open Subtitles -لماذا تدعوهم بأسماء فتيات؟
    Sen günah diyorsun, ben tercih diyorum. Open Subtitles أوه، سامحني. إغفرْ لي لأَثمي. إذا كنت لا بد ان تدعوهم ذنوب
    Efendim! Siz kime eşkıya diyorsunuz? Open Subtitles سيدي من الذي تدعوهم بالعصابة؟
    Ne yapmamı istiyorsunuz? Takviye birimler yolda. Çıkmalarına izin verme. Open Subtitles وحدة الدعم في الطريق إجلسوا ولا تدعوهم يهربوا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد