Ya da bir şey almış olabilir. Pasaport, bilet, kaçış detayları. | Open Subtitles | او كان بمقدورها ان تلتقط شيئا ما جواز سفر , تذكره , تفاصيل عمليه الهروب |
Hastanede uyanmadan önce hatırladığın son şey ne? | Open Subtitles | ما آخر شيء تذكره قبل إستيقاظكَ في المستشفى؟ |
Aşık olmuşlardı ama şimdi ne onu ne de yaşadıkları sihirli ilk buluşmayı hatırlıyor. | Open Subtitles | لقد حظوا به والآن لا يمكنها تذكر أي منه أو تذكره أو أي شيء من موعدهم الأول الخيالي |
Tek hatırladığım ortamın oldukça rutubetli olduğu. Balık tutmak eğlenceliydi. | Open Subtitles | كل ما يمكننى تذكره أن المناخ كان سيىء بالفعل لكن صيد السمك كان جيد جدآ |
İstersen sana uçak bileti de alırım. Ya da atla arabana, bas gel. | Open Subtitles | انظر, سوف احصل لك على تذكره طائرة او يمكنك ان تركب السياره وتقودها |
Jan Egil Haugsrud. hatırladın mı onu? | Open Subtitles | يان ايجل هاوجسرود , هل تذكره ؟ |
Dünya'nın enerji krizini çözdüğümüz an hepimizin hatırlamak isteyeceği an olacaktır. | Open Subtitles | اللحظة التي سنحل بها أزمة طاقة العالم شيء علينا كلنا تذكره. |
800 bilet sattık yani risk çok az. | Open Subtitles | لقد بعنا 800 تذكره لذا المخاطره هنا قليله جداً |
Neden bir bilet alıp kulüp arabasına binmek değil de bu? | Open Subtitles | حسنا لما لم تشتري تذكره و استقليت سياره عاديه ؟ |
Şey, patronum öldü hala yarınki maça bilet bulamadım, ve kıçımda lanet bir kurşun deliği var. | Open Subtitles | رئيسى قد مات ولا أستطيع الحصول على تذكره لمباراة الغد كما أننى إصابه فى مخرتى بسبب رصاصه |
Bu adamlar hakkında hatırladığın bize söyleyebileceğin bir şey var mı? | Open Subtitles | هل هناك شيء مما تستطيع أن تذكره عن هذين الرجلين فتخبرنا به؟ |
Burada çalıştığın insanların hatırladığın herkesin ismini öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاجك أن تحصل على أسماء الأشخاص الذين كنت تعمل معهم هنا أي شخص يمنكك تذكره |
O kadar iyi hatırlıyor ki çalıştığın restoranın yanından geçerken sen bir an görmesi yetti. | Open Subtitles | تذكره جيّدا لدرجة أنّها تعرّفت عليه من لمحة بسيطة بينما كنّا نسير على مقربة من المطعم الذي تعمل فيه |
Onu bir arkadaş olarak hatırlıyor olabilirsin ama onun neye dönüştüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أنت تذكره كصديق، لكنّي أعرف ما أصبح عليه. |
İlk hatırladığım, 4 yaşındaydım... | Open Subtitles | أول شيء أستطيع تذكره هو عندما كنت بسن السابعة |
Eve dönüş bileti için evlilik yüzüğümü rehin vermek zorundaydım. | Open Subtitles | كان علي ان أرهن حلقة زفافي للحصول علي تذكره المنزل |
Oğlum. Onu şimdi hatırladın mı? | Open Subtitles | ابني هل تذكره الان ؟ |
Bu, seni hatırlamak istediğin konuma geri götürür. | TED | وذلك يقودك رجوعا إلى المكان الذي تريد تذكره. |
Ama, belki de Hatırlayabildiğin başka şeylerin olabileceğini umut ediyoruz. | Open Subtitles | و التقارير، لكننا نأمل انه ربما يكون هناك شىء اخر تستطيعين تذكره ؟ |
Bir daha da bahsetmedi zaten ben de bitirdi diye düşündüm. | Open Subtitles | ولم تذكره مجددا لذا حسبت القضية إنتهت بشكل سيئ، كما تعرفون؟ |
Melanoma ile kafiyeli olduğu için Hatırlaması çok kolay olur gerçi, değil mi? | Open Subtitles | والذي سوف يكون سهلاً جداً تذكره لإنه يتناغم مع سرطان الجلد صحيح ؟ |
Bir Alman kasabasında, hafızasını kaybetmiş bir şekilde belirmiş tek hatırladığı adıymış. | Open Subtitles | ظهر في بلدة ألمانية لا يذكر من هو كل ما أمكنه تذكره هو اسمه |
Yakınlarından kimse öyle bir adam hatırlamıyor ve Sarah da nişanlısından başka kimseye ondan bahsetmemiş. | Open Subtitles | لا أحد يذكر رؤية الرجل في حلقتها، ولم تذكره لأحد سوى خطيبها. |
Bunu size yapan adamın kimliğini tespitimizde bize yardım edebilecek hatırladığınız herhangi bir şey var mı? | Open Subtitles | أهناك أى شىء تذكره قد يساعدنى على إيجاد من فعل بك هذا؟ |
Aşağıda bir sonraki kitabı için Ninja kavgasından hatırladıklarını yazıyor. | Open Subtitles | انه يكتب كل ما يمكنه تذكره عن هجوم النينجا بأمل استخدامه فى كتابه القادم |
Ancak hatırlaman gereken şey, salak bir sınavdan kaç aldığın değil, gerçek hayatta nasıl iyi bir insan olduğundur. | Open Subtitles | لكن الشيء الذي يجب تذكره ليس نتيجتك في اختبار سخيف أنه أقل أهمية من طريقة تصرفك في الحياة الواقعية |