Hayatlarını kurtarmak istiyorsan, evet. | Open Subtitles | حسناً، إن كنت تريد إنقاذ حياتهم فعليك ذلك |
Şimdi de kendini kurtarmak istiyorsan hatırlamak zorundasın. | Open Subtitles | والآن، إن كنتَ تريد إنقاذ نفسكَ فعليكَ أن تتذكّر |
Bak, haberlerde yalan söylediğin için kendini suçlu hissetmen ve dünyayı kurtarmak istiyor olman bunu başarabileceğimiz anlamına gelmez. | Open Subtitles | انظر، لمجرّد شعوركَ بالذنب بسببِ كذبكَ في الأخبار و أنكَ تريد إنقاذ العالم فلا يعني أننا نستطيعُ تحقيقه -بل نستطيع. |
Sen kahraman sandviçinin büyük bir parçasısın. Kızı kurtarmak istiyorsun. | Open Subtitles | أنت كتلة كبيرة من سندويتش بطل أنت تريد إنقاذ الفتاة |
Dünyayı kurtarmak istediğini biliyorum ama herkesi taciz etmek zorunda değilsin! | Open Subtitles | أعرف أنك تريد إنقاذ الأرض لكن لا يجب أن تضايق كل العابرين |
Hayatını kurtarmak ister misin? | Open Subtitles | هل تريد إنقاذ حياتها |
Oğlunu korumak istiyorsan acele etmen iyi olur. | Open Subtitles | إذا تريد إنقاذ إبنك، من الأفضل أن تعجّل. |
İkiniz de birini kurtarmak istiyorsunuz. | Open Subtitles | , أنت تريد إنقاذ صديقتك و هي , وزيرها |
Beyninizi kurtarmak istiyorsanız, beni nerde bulacağınızı biliyorsunuz. | Open Subtitles | إذا كنت تريد إنقاذ دماغك، أنت تعلم أين تجدني |
Kızın hayatını kurtarmak istiyorsan o zaman kalbi durmadan önce zehri vücudundan çıkarmamız gerek. | Open Subtitles | تريد إنقاذ حياتها, إذاً يجب أن نستخرج المخدر من جسمها قبل أن يتوقف قلبها. |
Xuanzang, eğer onu kurtarmak istiyorsan, onun insan bedenine geçmesini sağlamalısın ama bir ölümlü olarak, bunu yaparken kendi hayatından vazgeçmen gerekiyor bunu gerçekten yapmak isitiyormusun? | Open Subtitles | أيها الراهب , إن كنت تريد إنقاذ حياتها فالطريقة الوحيدة لذلك هي لتحويلها لبشرية لكن بما أنك خالد |
Eğer dünyamızı kurtarmak istiyorsan acele etmelisin. | Open Subtitles | إذا كنت تريد إنقاذ عالمنا... يجب انت تسرع .. |
Eğer oğlunu kurtarmak istiyorsan bir fedakarlık yapmalısın. | Open Subtitles | إن كنت تريد إنقاذ ابنك، فعليك أن تضحّي. |
İnsanları gerçekten kurtarmak istiyorsan, onları şiddet kullanarak yıldırman gerekir. | Open Subtitles | أنت تريد إنقاذ الناس حقًا، عليك إرهابهم |
Evliliğimizi kurtarmak istiyor musun? | Open Subtitles | هل تريد إنقاذ زواجنا ؟ |
- Onu kurtarmak istiyor musun? | Open Subtitles | -ألا تريد إنقاذ صديقك ؟ |
Köylüleri de dünyayı da kurtarmak istiyorsun. | Open Subtitles | أنت بالفعل تريد إنقاذ العالم بإنقاذ كل فلاح على حدة |
Emily'yi mi yoksa onurunu mu kurtarmak istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد إنقاذ "إميلى" أم تريد إحترامك لنفسك ؟ |
Kızlarını kurtarmak istediğini biliyoruz. | Open Subtitles | ،نحن نعلم أنك تريد إنقاذ ابنتيك |
Çocuklarını kurtarmak istediğini de biliyorum. | Open Subtitles | وأنك تريد إنقاذ أطفالك |
"Dünyayı kurtarmak ister misiniz?" yazıyordu. | Open Subtitles | كان مكتوبا عليه هل تريد إنقاذ العالم"؟" |
- Arayıcı'yı ve diğerlerini korumak istiyorsan, söylediğim şeyi yap. | Open Subtitles | -إذا كُنت تريد إنقاذ الباحثو البقية إفعل كما قُلتًَ. |
Bence siz oğlunuzu kurtarmak istiyorsunuz. | Open Subtitles | أعتقد أنك تريد إنقاذ ابنك |
Eğer onun hayatını kurtarmak istiyorsanız, bunu bıraktığım anda elinizden geldiğince çabuk bir şekilde oradaki yarasından pıhtılaşan kanı çekmek zorundasınız. | Open Subtitles | عندما أترك هذا، عليك أن تغلق جراحه بدواء التخثير بأقصى سرعة إذا كنت تريد إنقاذ حياته. |
Hayatları kurtarmak mı, kariyerini kurtarmak mı? | Open Subtitles | تريد إنقاذ الأرواح أو تريد حفظ حياتك المهنية؟ |