Trey, kız söylemezse söylemeyeceğiz dedi. | Open Subtitles | (تريّ)قالَ بأنها لو لمْ تقلّ له لن نقولَ له. |
Açıkça Trey, eğer Hanna tecavüzü iddia etseydi, ...hepiniz bir arada kalmalıydınız demekti. | Open Subtitles | وبكلّ ماتعنيه الكلمة,(تريّ)قال بأنه لو إدعت الإغتصاب، أن لابد جميعُكم بأن تبقوا مُتحدين. هذا صحيح. |
İnsanlar satır aralarını okuyabiliyor Trey. | Open Subtitles | إن الناس يُمكنهم فهمُ مابين الأسطر يا(تريّ). |
- Jüriyi görmedin mi? | Open Subtitles | ألم تريّ ملامح هيئة المحلّفين ؟ |
Bunun havalı olduğunu düşünüyorsan bir de diğer uçağımı görmelisin. | Open Subtitles | إ، كنتِ تظني أن هذا رائع انتظرِ حتى تريّ طائرتي الأخرى |
Bağışlayın beni leydim fakat bunu daha önce hiç görmediniz. Radyasyon seviyesi çok yoğundur... Çok güçlüdür... | Open Subtitles | معذرةً يا سيّدتي، لكنك لم تريّ هذا السلاح، إنه يشع ضوء أزرق شديد |
Yalan söylediği zaman o kadar belliydi ki, o halini görmeliydin. | Open Subtitles | و الوقت الوحيد الذى كذب بهِ, كانـ... واضح للغاية، كان عليكِ ان تريّ ذلك.. |
Şerif Daggett, Bay Melton'un cinayeti için Trey Willis'i tutuklamaya hazırlanıyor. | Open Subtitles | إنّ الشريف(داغيت)يستعدُ للقبضِ على (تريّ ويليس) لمقتلِ السيّد (ميلتون). |
Geç oldu Trey. Yarın devam edelim. | Open Subtitles | إن الوقت مُتأخر يا(تريّ)لمَ لانكمل ذلك بالغد. |
Tamam Trey, yarın oraya gideriz. | Open Subtitles | حسنٌ , يا(تريّ)سوفَ نذهبُ إلى هُنالِكَ بالغد، |
Oraya inemez Trey. Nehir çok yüksek. | Open Subtitles | لا يُمكنه النزولُ لهُنالِكَ يا(تريّ)إن النهر عميق جدًا. |
Trey Willis, George Melton cinayeti için tutuklusun. | Open Subtitles | (تريّ ويليس) ,إنكَ رهنُ الإعتقال لقتلِ (جورج ميتلون). |
Sonra daha fazla soru sormak isteyebilirim Trey. | Open Subtitles | .(قد تكونُ لديّ أسئلةٌ لك لاحقًا يا(تريّ |
Çıktığından beri sadece Teddy ve Trey'e mi saldırdın? | Open Subtitles | هل (تيد)و(تريّ)هما الاثنان الوحيدان الذان تعديتَ عليهما منذُ إطلاقِ سراحك؟ |
Öyleyse ölüsünü görmedin mi? | Open Subtitles | إذاً ألَم تريّ جثمانها؟ |
Ön tarafımı hiç görmedin mi be? | Open Subtitles | ألم تريّ حجم صدري؟ |
- Daha bir şey görmedin. | Open Subtitles | -لم تريّ شيئاً بعد. ما الأمر؟ |
Dışarı gelip bunu görmelisin. | Open Subtitles | .يجب أن تأتي إلى هنا .يجب أن تريّ هذا |
Şükran Günü yemeklerinde annemi görmelisin. | Open Subtitles | كان عليك أن تريّ أمي في عشاء عيد الشكر |
- Yargıç'ın salondan döndüğünü görmediniz, öyle mi? | Open Subtitles | لكنك لم تريّ مطلقـا القاضي يعـود من قاعـة الحكم ؟ |
Oraya döndüğümde adamın yüzünü görmeliydin. | Open Subtitles | كان عليك أن تريّ وجهه .عندما عدت لهناك |