ويكيبيديا

    "تسنح لي الفرصة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • şansım olmadı
        
    • fırsatım olmadı
        
    • takılamadık
        
    • fırsatı bulamamıştım
        
    • şansı
        
    • Şansım olursa
        
    • fırsatım olmamıştı
        
    Hiç şansım olmadı. Gardiyanlar, onu dövüp başka bir bölüme gönderdiler. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة , الضباط فرقوهم ونقلوه الى قسم آخر
    Benimse onlara ne kadar çok minnettar olduğumu ve onları ne kadar çok sevdiğimi yüzlerine söyleme şansım olmadı. TED ولم تسنح لي الفرصة أن أخبرهم بمدى تقديري وحبي لهم.
    Nihayet sevdiğim bir kadınla tanıştım... onu sevdiğimi söylemeye fırsatım olmadı. Open Subtitles لقد وجدت أخيراً إمرأة أحبها لم تسنح لي الفرصة لكي أخبرها كم أحبها
    Telefonu ya da diğer şeyleri... - ...kontrol etme fırsatım olmadı. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة لتفقد الهاتف أو أيّ شيء آخر
    Sizinle pek takılamadık. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة لأكون معكم يا شباب
    Sabahki kahve için teşekkür etme fırsatı bulamamıştım. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة لشكرك على فنجان القهوة هذا الصباح
    Bu senin olmalıydı, ama hiçbir zaman bunu sana verme şansı bulamadım. Open Subtitles كان يفترض أنْ تكون لك لكنْ لمْ تسنح لي الفرصة لأعطيك إيّاها
    Şansım olursa, araştırırım. Open Subtitles عندما تسنح لي الفرصة سأبحث عنه
    Tasarladığımdan beri bu yaramaz çocukla oynama fırsatım olmamıştı. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة للعب مع هؤلاء الاشخاص السيئين منذ أن صممته
    Iıı, ben değil. Kimsenin hayatını cehenneme çevirme şansım olmadı. Open Subtitles لست أنا، لم تسنح لي الفرصة لجعل حياة أي أحد باىسة
    Onunla vedalaşma şansım olmadı. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة لوداعها , أتعرفين ذلك ؟
    Bak, hiç öyle bir şansım olmadı tamam mı? Open Subtitles اسمع , لم تسنح لي الفرصة أبداً , أفهمت ؟
    Ama iyi bir çıldırmışlık çünkü daha önce evde olmak için bir şansım olmadı. Open Subtitles من ممارسة الأمومة لكنه جنون جيد 'لأنه لم تسنح لي الفرصة كما تعلم
    Hiç bir zaman ona söyleme şansım olmadı. Sanırım sana söyleyeceğim... Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة أبدا لقول الكلمات لها بنفسي
    Ona deli gibi aşıktım, ama hiç fırsatım olmadı. Çünkü; sadece üniversiteli kızlarla çıkardı. Open Subtitles كنتُ مغرمةً به، لكن لم تسنح لي الفرصة قطّ، لأنّه لم يكن يواعد سوى فتيات الجامعة.
    Eski kız arkadaşım birkaç ay önce burada bırakmıştı, benim de atmaya fırsatım olmadı. Open Subtitles خليلتي السابقة، غادرت من هنا قبل بضعة أشهر، ولم تسنح لي الفرصة للتنظيف بعد.
    Ona geri verecektim, ama hiç fırsatım olmadı. Open Subtitles كان يفترض بي إرجاعها إليها لكن لم تسنح لي الفرصة يوماً
    Sizinle pek takılamadık. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة لأكون معكم يا شباب
    Eşiniz için ne kadar üzgün olduğumu söyleme fırsatı bulamamıştım. Open Subtitles لم تسنح لي الفرصة مطلقا لأعبر لك لك عن مدى أسفي.. على زوجتك
    Sizlerle tanışma fırsatı bulamamıştım. - Benim adım Amanda Callaway. Open Subtitles لأولئك الذين لمْ تسنح لي الفرصة لمُقابلتهم، اسمي هُو (أماندا كالاواي).
    Benim bilmek bir şansı yoktu. Open Subtitles العائلات بالكاد موجودة لم تسنح لي الفرصة لأعرف عائلتي
    Şansım olursa, araştırırım. Open Subtitles عندما تسنح لي الفرصة سأبحث عنه
    Benzin parası vermeye fırsatım olmamıştı. Open Subtitles لأنه لم تسنح لي الفرصة لأعطيع ثمن البنزين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد